Peygamberimizin (s.a.v) Ashabına Bıraktığı Emanet

İbadet Hayatımız

Peygamber Efendimiz (s.a.v) minbere son çıkışında ashabına neyi tavsiye edip, emanet bırakıyor?

Allah Rasûlü’nün vefat ettikleri hastalıkları esnâsında Hz. Ebû Bekir ile Abbâs (r.a) Ensâr toplantılarından birine uğramışlardı. Ensâr orada ağlıyorlardı. Ebû Bekir veya Abbâs:

“−Niçin ağlıyorsunuz?” diye sordu. Ensâr:

“−Allah Rasûlü’nün bizimle beraber oturdukları zamanları hatırladık, (onu kaybetme korkusuyla ağlıyoruz)!” dediler.

Hz. Ebû Bekir yahut Hz. Abbâs (r.a), Allah Rasûlü’nün yanına girip kendilerine Ensâr’ın teessürünü arzetti. Bunun üzerine Allah Rasûlü (s.a.v), mübarek başlarını siyah bir kumaş kenarıyla sarıp Mescid’e geldiler. Minber’e çıktılar. O günden sonra Rasûlullah (s.a.v) bir daha Minber’e çıkmadılar. Allah’a hamd ve senâ ettikten sonra şöyle buyurdular:

“−Ashâbım, size Ensâr’ı vasiyet ederim. Çünkü onlar, benim cemâatim, sırdaşlarım ve emînlerimdir. Onlar, üzerlerine düşen yardım vazîfesini (Akabe gecesi söz verdikleri gibi) yerine getirdiler. Şimdi (bu vazîfe mukabilindeki) hakları kalmıştır (ki o da Cennet’tir.) Şu halde siz Ensâr’ın iyilik edenlerine teveccüh ve ikrâm ediniz! (Hadler hâricindeki) kusurlarından da vazgeçiniz ve affediniz!” (Buhârî, Menâkıbu’l-Ensâr, 11)

Kaynak: Dr. Murat Kaya, Mescid-i Nebevi'den 111 Hatıra, Erkam Yayınları