Peygamberimizin Hasta Ziyareti ile İlgili Hadisleri

HADİSLER

Hasta ziyareti ile ilgili hadisler nelerdir? Peygamberimizin (s.a.v.) hasta ziyareti hakkındaki bazı hadisleri.

Peygamber (sallallahu aleyhi ve sellem) Efendimizin hasta ziyareti ile ilgili hadis-i şerifleri.

Enes bin Mâlik’in (radıyallahu anh) naklettiğine göre, Resûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur:

“Kim güzelce abdest alır ve sevabını Allah’tan umarak (hasta olan) Müslüman kardeşini ziyaret ederse, yürünerek yetmiş yılda kat edilecek bir mesafe kadar cehennemden uzaklaştırılır.” (Ebû Dâvûd, Cenâiz, 3)

***

Câbir bin Abdullah’tan (radıyallahu anh) nakledildiğine göre, Resûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur:

“Bir kimse hastayı ziyaret ettiğinde rahmetin içine dalar; onun yanında oturunca da rahmet onun gönlüne yerleşir.” (Muvatta’, Ayn, 7)

***

İbn Abbâs’tan (radıyallahu anh) nakledildiğine göre, Hz. Peygamber (sallallahu aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur:

“Her kim eceli gelmemiş olan bir hastayı ziyaret eder de onun yanında iken yedi defa, ‘Büyük arşın Rabbi Yüce Allah’tan sana şifa vermesini dilerim.’ diye dua ederse, Allah o hastaya afiyet ihsan eder.” (Ebû Dâvûd, Cenâiz, 8)

***

Hz. Âişe’den (radıyallahu anh) nakledildiğine göre, Resûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem) bir hastayı ziyaret ettiğinde şöyle derdi:

“Ey insanların Rabbi! Hastalığın sıkıntısını gider! Ona şifa ver, şifa veren sensin. Senin vereceğin şifadan başka şifa yoktur. Öyle bir şifa ver ki ardında hiç hastalık izi bırakmasın!” (Müslim, Selâm, 47)

***

Ebû Saîd el-Hudrî’nin (radıyallahu anh) naklettiğine göre, Resûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur:

“Ziyaret için bir hastanın yanına girdiğinizde iyileşeceğini söyleyerek moralini yükseltin. Gerçi bu söz hiçbir şeyi önlemez fakat onun gönlünü hoşnut eder.” (Tirmizî, Tıb, 35)

***

Hz. Ömer (radıyallahu anh) diyor ki,

“Peygamber bana şöyle dedi: ‘Ziyaret için bir hastanın yanına girdiğinde ondan senin için dua etmesini iste. Zira onun duası, meleklerin duası gibidir.’” (İbn Mâce, Cenâiz, 1)