Peygamberimiz Miraç’a Çıktığını Nasıl İspat Etti?

Nübüvveti

Peygamber (s.a.v.) Efendimiz, Miraç’a çıktığını müşriklere nasıl ispat etmiştir?

Rasûlullah (s.a.v) İsrâ ve Miraç mucizesinin sabahı Mekke’de idi. İçinde bulunduğu vaziyetten çok korkuyordu. Zira insanların kendisini yalanlayacağını biliyordu.

Hazin bir şekilde bir kenara çekilip oturdu. Allah’ın düşmanı Ebû Cehil geldi. İyice yaklaşıp yanına oturdu. Alaylı bir tavırla:

“–Bir şey mi var?” dedi.

Rasûlullah Efendimiz (s.a.v):

“–Evet!” buyurdular.

“–Nedir o?”

“–Bu gece beni götürdüler!”

“–Nereye?”

“–Beyt-i Makdis’e!”

“–Sonra da bizim aramızda sabahladın öyle mi?”

“–Evet!”

Ebû Cehil, kavmini yanına çağırdığında bu sözlerini inkâr etmesinden korkarak Efendimiz’i yalanladığını gösteren bir tavır içine girmiyordu. Şöyle dedi:

“–Kavmini çağırsam, bana anlattıklarını aynen onlara da anlatır mısın?”

Rasûlullah Efendimiz (s.a.v):

“–Evet.” buyurdular.

Ebû Cehil:

“–Ey Ka’b ibn-i Lüey Oğulları!” diye nidâ etti. Bütün meclisler boşaldı, hepsi de gelip Allah Rasûlü ile Ebû Cehil’in yanına oturdular. Ebû Cehil:

“–Bana anlattıklarını kavmine de anlat!” dedi.

Allah Rasûlü (s.a.v):

“–Bu gece beni götürdüler!” buyurdular. Oradakiler:

“–Nereye?” diye sordular.

“–Beyt-i Makdis’e!”

“–Sonra da bizim aramızda sabahladın öyle mi?”

“–Evet!”

Yalan zannettikleri bu söze şaşırarak kimi el çırpıyor, kimi elini başının üzerine koyuyordu.

“–Mescid’i bize tarif edebilir misin?” dediler. Zira içlerinde bu beldeye gidip Mescid’i görenler vardı.

Rasûlullah (s.a.v) şöyle buyururlar:

“–Tarif etmeye başladım. Anlatırken bir yeri karıştırdım. O esnada Mescid gözümün önüne getirildi. Ben ona bakıyordum. Getirilip Ikâl veya Akîl’in evinin önüne konuldu. Ben de ona bakarak vasıflarını müşriklere söyledim.” “Zira anlattıklarımın yanında hâfızama almadığım vasıfları da vardı.”

İnsanlar:

“–Vallahi tariflerin hepsini de doğru söyledi!” dediler. (Ahmed, I, 309)

Kaynak: Dr. Murat Kaya, Mescid-i Haram’dan 111 Hatıra, Erkam Yayınları