Nişan Nedir?

NE NEDİR?

Nişan ne demektir? İslam’da nişan var mıdır? Nişanlanma nasıl olur?

Hıtbe; belirli bir kadınla evlenme isteğini açıklayarak bunu kadına veya ailesine bildirmektir. Bu bildirme doğrudan doğruya evlenecek erkek tarafından yapılabileceği gibi, bu kişinin ailesi veya “dünürcü” denilen üçüncü bir kişi tarafından da yapılabilir. Kızın veya ailesinin olumlu cevap vermesi durumunda “nişanlanma” meydana gelmiş olur.

Evlilik öncesi kız görme, isteme ve nişanlılık gibi bir takım işlemlerin yapılması evlenecek kişilerin ve ailelerinin birbirlerini tanımalarını sağlar. Bir ömür boyu sürmesi hedeflenen bir evlilik öncesinde böyle bir araştırma ve tanışma devresine tarih boyunca ihtiyaç duyulmuştur.

Nitekim eski Roma, Cermen ve kilise hukuklarında nişana yer verilmiştir. Hindistan’da Brahman geleneğine göre, evlenecek erkekle kızın aileleri, çocuklar henüz küçük yaşta iken nişan yaparlardı.

Eski Türklerde, İslâm’a girmezden önce de nişan merasimi görülür. Kız tarafına bir elçi göndererek kız istenir, cevap olumlu olursa, kız tarafı görüş ve isteklerini, yine bu elçi aracılığı ile erkek tarafına bildirirdi.[1]

İslâm’da da, evleneceklerin nikâhtan önce birbirini görmesi ve tanıması için “nişanlılık” devresi caiz görülmüş ve bununla ilgili düzenleme yapılmıştır. Çünkü evlilikten gaye huzurlu bir yuva kurmak ve bu huzur ortamında yeni nesilleri yetiştirmektir. Allahü Teâlâ şöyle buyurur:

“Kendileriyle huzur ve sükûnet bulasanız diye, sizin için kendi türünüzden eşler yaratması ve aranızda sevgi ve merhamet var etmesi O’nun varlığının delillerindendir. Şüphesiz bunda, düşünen bir toplum için nice ibretler vardır.”[2]

Evlenme teklifi “falanla evlenmek istiyorum” şeklinde açıkça yapılabileceği gibi, üstü kapalı ve îma yoluyla konuşarak da olabilir. Kıza karşı; “Seninle evlenilir”, “Şanslı olan seninle mutlu olur” veya “Senin gibi uygun bir kız arıyorum” gibi sözlerin söylenmesi kapalı evlenme teklifi niteliğindedir.

Nişan, bir evlilik akdi olmayıp, bir evlilik va’dinden ibarettir. Bu yüzden nikâh akdi yapılmadıkça nişanlanmakla kız ve erkek birbirine helâl olmaz ve mahremlik devam eder. Nitekim 1917 tarihli Osmanlı Hukuki Aile Kararnamesi’nin 1. maddesinde; “Nişanlanmakla veya va’d ile nikah meydana gelmiş olmaz” denilerek bu durum açıkça belirtilmiştir. Bu yüzden kimi çevrelerde konuşulan; söz kesilip fatiha okununca, artık kızla erkek birbirine helâl olur” gibi sözlerin İslâm’la bir ilişkisi yoktur.

Dipnotlar:

[1] bk. Hıfzı Timur, Ebû’l-Ulâ Mardin’e Armağan, s. 1133, 1138; B. Schvvarz (Terc. Bülent Davran), Aile Hukuku, Nişan mad; Meydan Larus, «Nişan» mad. IX, 370. [2] er-Rûm, 30/21.

Kaynak: Prof. Dr. Hamdi Döndüren, Delilleriyle Aile İlmihali, Erkam Yayınları