Nisâ Suresi 40. Ayet Meali, Arapça Yazılışı, Anlamı ve Tefsiri

Kuran Meali ve Tefsiri

Nisâ Suresi 40. ayeti ne anlatıyor? Nisâ Suresi 40. ayetinin meali, Arapçası, anlamı ve tefsiri...

Nisâ Suresi 40. Ayetinin Arapçası:

اِنَّ اللّٰهَ لَا يَظْلِمُ مِثْقَالَ ذَرَّةٍۚ وَاِنْ تَكُ حَسَنَةً يُضَاعِفْهَا وَيُؤْتِ مِنْ لَدُنْهُ اَجْرًا عَظ۪يمًا

Nisâ Suresi 40. Ayetinin Meali (Anlamı):

Şu kesindir ki, Allah zerre kadar bile olsa kimseye zulmetmez. Ama zerre kadar bir iyilik yapılsa, onun sevabını kat kat artırır ve ayrıca kendi yüce katından pek büyük bir mükâfat verir.

Nisâ Suresi 40. Ayetinin Tefsiri:

Bunlar Allah’a ve âhiret gününe inanmadıkları halde, yalnız gösteriş için, dünyada iyi bir nam ve mevki edinmek için mallarını ve paralarını harcarlar. Bunların yaptıkları iyiliklerin Allah katında bir değeri yoktur. Hem bu gösteriş meraklısı insanlar, hem de cimri olup cimriliği tavsiye edenler şayet Allah’a iman etmiş olsalardı ve Allah rızâsı için ihsan ve infak etselerdi, yaptıkları hiçbir amel karşılıksız kalmaz, Allah’ın lütfuyla kat kat fazla karşılığını görür ve ebedî saadeti kazanırlardı.

Resûlullah (s.a.s.) şöyle buyurur:

“Şüphesiz Allah, mü’min kulun iyiliğini eksiltip ona zulmetmez. Mü’min dünyada yaptığı iyiliğe karşılık rızıkla mükâfatlanır; âhirette de ayrıca mükâfatını görür. Kâfir ise dünyada yaptığı iyiliğin karşılığını alır, âhirette ona hiçbir karşılık yoktur.” (Müslim, Kıyâmet 56; Ahmed b. Hanbel, Müsned, III, 125, 283)

Bu sebeple Cenab-ı Hak kıyametin dehşetiyle uyararak şöyle buyuruyor:

Nisâ Suresi tefsiri için tıklayınız...

Kaynak: Ömer Çelik Tefsiri

Nisâ Suresi 40. ayetinin meal karşılaştırması ve diğer ayetler için tıklayınız...