Neml Suresi 92. Ayet Meali, Arapça Yazılışı, Anlamı ve Tefsiri

Kuran Meali ve Tefsiri

Neml Suresi 92. ayeti ne anlatıyor? Neml Suresi 92. ayetinin meali, Arapçası, anlamı ve tefsiri...

Neml Suresi 92. Ayetinin Arapçası:

وَاَنْ اَتْلُوَ۬ا الْقُرْاٰنَۚ فَمَنِ اهْتَدٰى فَاِنَّمَا يَهْتَد۪ي لِنَفْسِه۪ۚ وَمَنْ ضَلَّ فَقُلْ اِنَّمَٓا اَنَا۬ مِنَ الْمُنْذِر۪ينَ

Neml Suresi 92. Ayetinin Meali (Anlamı):

“Yine bana Kur’an okumam emredildi.” Artık kim doğru yola girerse kendi iyiliğine girmiş olur; kim de doğru yoldan saparsa: “Ben sadece bir uyarıcıyım” de!

Neml Suresi 92. Ayetinin Tefsiri:

Burada Neml sûresinin vermek istediği mesajların bir hülâsası yapılır.

        Kâbe’yi kıble yapıp Mekke’yi harem bölgesi ilan eden; orada kan dökme, zulmetme, avlanma ve bitkileri koparmayı yasaklayan; hâsılı orasını emniyetli ve dokunulmaz bir şehir haline getiren, her şeyin sahibi Allah’a kulluk etmek. Bu maddede Cenâb-ı Hakk’ın Mekkelilere ihsan ettiği dünyevî nimetlere dikkat çekilir. Âyet-i kerîmede bu hususta şöyle buyrulur:

“Çevrelerindeki insanlar yakalanıp götürülürken ve malları yağma edilirken, yaşadıkları Mekke’yi can ve mal emniyeti bakımından güvenilir ve mukaddes bir Harem bölgesi kıldığımızı görmezler mi? Buna rağmen onlar hâla saçma ve asılsız inançlar peşinde koşarak, Allah’ın nimetlerine karşı nankörlüğe devam mı edecekler?” (Ankebût 29/67)

Mekkeliler, Arap yarımadasının her tarafında anarşi ve terör had safhadayken Mekke’nin muhterem ve güvenli bir belde oluşundan geniş olarak istifade etmişlerdir. O halde Allah’ın bu nimetine teşekkür olarak, putları bırakıp O’na kulluk etmeleri gerekmez mi? Hem zaten her şey Allah’a ait olup, putların hiçbir tasarruf ve salahiyetleri bulunmadığı için Allah’ı bırakıp onlara tapmalarının hiçbir anlamı ve gerekçesi yoktur.

        Bütün bunları mülâhaza ederek Allah’a teslim olmak; O’nun tâlimatları, emir ve yasakları istikâmetinde bir kulluk yaşamak; benliğimizden geçip Hakk’a vasıl olmak.

        Resûlullah (s.a.s.)’in örnek tatbikatıyla Allah’ın dinini tüm tafsilâtıyla beyân eden Kur’ân-ı Kerîm’i okumak, anlamak, yaşamak ve onu insanlara tebliğ etmek.

Yüce Rabbimiz, dünya ve âhiret saadetine erebilmeleri için kullarından bunları istemektedir. Peygamberin vazifesi, kulları bu ilâhî nizamı kabul ve ona itaate davettir. Davete icâbet eden kendi iyiliğine, etmeyen de kendi kötülüğüne hareket etmiş olacaktır. Yoksa bunun Allah’a ne bir faydası, ne de bir zararı dokunabilir. O, sadece katından bir lutuf olarak insanlara hem maddi, hem de peygamber ve kitap göndermek gibi mânevî nimetlerini cömertçe ihsan etmektedir.

O halde Resûlüm:

Neml Suresi tefsiri için tıklayınız...

Kaynak: Ömer Çelik Tefsiri

Neml Suresi 92. ayetinin meal karşılaştırması ve diğer ayetler için tıklayınız...