Nahl Suresi 29. Ayet Meali, Arapça Yazılışı, Anlamı ve Tefsiri

Kuran Meali ve Tefsiri

Nahl Suresi 29. ayeti ne anlatıyor? Nahl Suresi 29. ayetinin meali, Arapçası, anlamı ve tefsiri...

Nahl Suresi 29. Ayetinin Arapçası:

فَادْخُلُٓوا اَبْوَابَ جَهَنَّمَ خَالِد۪ينَ ف۪يهَاۜ فَلَبِئْسَ مَثْوَى الْمُتَكَبِّر۪ينَ

Nahl Suresi 29. Ayetinin Meali (Anlamı):

“Haydi, içinde ebedî kalmak üzere girin bakalım cehennemin kapılarından içeri! Büyüklenip duranların kalacağı yer ne kötüdür!”

Nahl Suresi 29. Ayetinin Tefsiri:

O gün Allah müşrikleri rezil rüsvâ edecektir. Cenâb-ı Hak: “Hani nerede o sizin uğrunda mü’minlere düşman kesildiğiniz sözde ortaklarım?” (Nahl 16/27) diye sorunca mahşer yerinde toplanan tüm insanlar ölüm sessizliği içine gireceklerdir. Kâfirlerin ve müşriklerin dili tutulacak; çünkü bu soruya verecek bir cevap bulamayacaklardır. Zira ortalıkta, zannettikleri gibi onlara yardım veya şefaat edecek hiçbir şey yoktur. Ancak kendilerine iman ve tevhid ilmi verilen peygamber ve mü’minler, görünen durumu te’yîden o günün kâfirler için çok kötü bir gün olacağını söyleyeceklerdir. Ömürlerinin sonuna kadar küfür, şirk ve türlü türlü günahlar içinde yüzen ve bu şekilde kendi kendilerine zulmederken canlarını veren bedbahtlar, âhiret gerçeğini ve cehennemin şiddetli azabını görünce her ne kadar “dünyada hiç günah işlemediklerini” söyleseler de, bu yalanları bir fayda sağlamayacak ve haksız yere büyüklenip duranların varacakları çok kötü bir yer olan cehenneme atılacaklardır.

Kişinin büyüklük taslaması üç şekilde olabilir:

Allah’a karşı: Bu kibirlerin en kötüsü ve çirkini olup kaynağı sırf cehâlettir.

Peygamberlere karşı: Bu nefsin şeref ve üstünlük iddiâ etmesi, diğer insanlar gibi bir beşer olan peygambere itâatten kendini yüksek görmesidir. Bu kıyâmet gününde ebedî azâba müstehak olma konusunda Allah’a karşı gösterilen büyüklük gibidir.

İnsanlara karşı: Bu kendisini üstün görüp başkasını hakir görmektir. İnsanlar onu kendilerine itâata çağırsalar onlara boyun eğmekten geri durur, onları bayağı ve küçük görüp onlarla eşit olmaktan çekinir. İşte bu da çok çirkin bir kibir çeşididir, sahibi de büyük bir câhildir. Her ne kadar önceki iki sınıfın altında ise de “Büyüklenip duranların kalacağı yer ne kötüdür!” (Nahl 16/29) âyetinin muhtevâsına dâhil olduğu için eğer tevbe etmezse büyük bir cezayı hak eder.

Böylesine kibre kapılmış kâfirlerin bu kötü sonlarına karşılık Allah huzurunda hiçlik elbisesine bürünmüş mü’minleri hem ölüm anlarında hem de âhiret âleminde büyük güzellikler beklemektedir: 

Nahl Suresi tefsiri için tıklayınız...

Kaynak: Ömer Çelik Tefsiri

Nahl Suresi 29. ayetinin meal karşılaştırması ve diğer ayetler için tıklayınız...