Müslümanın Dış Görünüşü Nasıl Olmalı?

Cemiyet Hayatımız

İslâm; temizlik, nezâket ve zarâfet dînidir. Müslümanların kalbî hassâsiyetleri kadar dış görünüşlerine de îtinâ göstermeleri îcâb eder. Bu bakımdan bedenleri, elbiseleri, oturdukları mekân ve yaşadıkları çevre; temizlik, tertip, nezâket ve zarâfet itibârıyla insanlığa numûne olmalı, etrâfa huzur tevzî etmelidir.

Rasûlullah, hayatı boyunca temizliğin her türlüsüne çok dikkat etmiştir. Temiz ve güzel giyinmeye, güzel koku sürünmeye, başkalarını rahatsız edecek görüntü, koku ve davranışlardan uzak durmaya îtinâ göstermiştir.

Rivâyete göre, “Rasûlullah geceleyin güzel kokusundan tanınırdı.” (Dârimî, Mukaddime, 10)

Nitekim Allah Rasûlü dünyadan kendisine güzel kokunun sevdirildiğini beyan buyurmuştur. (Nesâî, Işretü’n-Nisâ, 10; Ahmed, III, 128, 199)

Bir hadîs-i şerîfinde de şöyle buyurmuştur:

“Eğer ümmetime zor gelmeyeceğini bilseydim, her namaz (hazırlığın)da misvak kullanmalarını emrederdim.” (Buhârî, Cum’a, 8)

Bir defasında Allah Rasûlü Mescid’de iken yanına saçı-sakalı karışmış bir adam çıkagelmişti. Peygamber Efendimiz, eliyle ona saç ve sakalını düzeltmesini işâret etti.[1]

Yine Hazret-i Peygamber, bir gün saçı başı darmadağınık bir adam görmüşlerdi. Hayretle:

“–Niçin bu adam saçlarını yıkayıp taramıyor?” buyurdular.

Üzerinde kirli elbiseler bulunan bir kimseyi gördüklerinde de:

“–Bu zât elbiselerini yıkayacak su bulamıyor mu?” buyurarak müslümanların temiz ve tertipli olmaları gerektiğini ifâde ettiler. (Ebû Dâvûd, Libâs, 14/4062; Nesâî, Zinet, 60)

Sohbetçiler de, nezâket, zarâfet, tertip, düzen ve temizlik gibi incelikleri büyük bir hassâsiyetle yaşayıp huzûruna çıktıkları cemaate bu yönleriyle de örnek olmalıdırlar.

[1] Muvatta’, Şaar, 7; Beyhakî, Şuab, V, 225.

Kaynak: Osman Nuri Topbaş, Sohbet ve Adabı, Erkam Yayınları