Mü’minûn Suresi 97-98. Ayetleri Ne Anlatıyor?

Mü’minûn suresi 97-98. ayetlerinde ne anlatılmak isteniyor? Şeytandan Allah’a sığınmayı bildiren ayetler; Mü’minûn suresi 97-98. ayetlerinin Arapçası, meali ve tefsirini yazımızda okuyabilirsiniz...

Mü’minûn suresi 97-98. ayetlerinde şöyle buyrulur:

Mü’minûn Suresi 97-98. Ayetlerinin Arapçası:

وَقُلْ رَبِّ اَعُوذُ بِكَ مِنْ هَمَزَاتِ الشَّيَاط۪ينِۙ وَاَعُوذُ بِكَ رَبِّ اَنْ يَحْضُرُونِ

Mü’minûn Suresi 97-98. Ayetlerinin Meali:

Ve de ki: “Ey Rabbim! Şeytanların vesveselerinden sana sığınırım. Ve onların benim yanımda bulunmalarından da sana sığınırım Ey Rabbim.” (Müminûn, 23/97-98)

ALLAH’IM! ŞEYTANLARDAN SANA SIĞINIRIM!

Bilgi:

“Şeytanların vesveseleri”; yeme içme, cinsel istek ve benzeri ihtiyaçları haram yoldan karşılama şeklindeki her türlü günahı içermektedir. Ayetteki emir, Hz. Peygamber -sallâllâhu aleyhi ve sellem-’in bu tür heveslere kapılması düşünülemeyeceği için, onun şahsında bütün ümmetine yöneltilmiştir. Ayrıca Hz. Peygamber -sallâllâhu aleyhi ve sellem-’in de bu tür sözlerle dua etmesi onun hem kulluk, hem de ümmetine örneklik görevidir. Ona uyup iyi işler yapanların ahirette mizanları ağır gelecek ve onlar kurtuluşa ereceklerdir. Ona uymayanlar ise hüsrana uğrayacaklardır.

Mesaj:

1. İnananlar şeytana ve vesveselerine karşı Allah Teâla’ya sığınmalı ve ondan yardım istemelidir.
2. Peygamberimize -sallâllâhu aleyhi ve sellem- verilmiş emirler, aksine bir kayıt bulunmadıkça, bütün müminleri kapsamaktadır.

Kelime Dağarcığı:

Hemezât: Karalamalar, gıybetler, gizli kışkırtmalar, şeytanın vesveseleri.

Kaynak: Diyanet, Kur'an-ı Kerim'den Serlevha Ayetler

TEFSİR

Mü’minûn Suresi 97-98. Ayetlerinin Tefsiri:

97. De ki: “Rabbim! Şeytanların vesvese ve tahriklerinden sana sığınırım.”
98. “Onların yanımda bulunup beni tesir altına almalarından da sana sığınırım!”

Bu âyetler, Resûlullah (s.a.s.)’e şeytanların vesvesesinden, günaha tahriklerinden, yanına girmelerinden ve huzurunda bulunmalarından Allah’a sığınmasını emretmektedir. Burada ya şeytanların bizzat Efendimiz (s.a.s.)’e vesvese vermeleri veya ayartmış oldukları kimselerin gelip Allah Resûlü (s.a.s.)’i rahatsız etmeleri kastedilmiştir. Bu sebeple Efendimiz (s.a.s.), şeytanların şerrinden Allah’a sığınırdı. Kendisi ismet sıfatına sahip olmakla birlikte, hem mânevî derecesinin yükselmesi, hem de ümmetine örnek olması için böyle yapardı. Hasen Basrî (r.h.)’nin naklettiğine göre:

“Resûlullah (a.s.) namaza başlarken üç defa:

(Lâ ilâhe illallah)

Üç defa (Allahu ekber) ve ardından

(Allahumme innî e‘ûzü bike min hemezâtiş şeyâtîn min hemzihâ ve nefesihâ ve nefhihâ ve e‘ûzü bike rabbi en yehdurûn)

«Allahım! Şeytanların vesvese ve kışkırtmasından, tahrik etmesinden,  tükürmesinden ve üfürmesinden sana sığınırım. Onların yanımda bulunmalarından da sana sığınırım»…” derdi. (Ebû Dâvûd, Salât 121; İbn Mâce, İkame 2)

Rivayet edilir ki bir kimse kendisini uyku tutmamasından şikâyet etti. Bunun üzerine Peygamberimiz (a.s.) ona: “Uyumak istediğin zaman şöyle de

(E‘ûzü bi kelimâtillâhit tâmmeti min gadabihî ve ‘ıkâbihî ve min şerri ‘ibâdihî ve min hemezâtiş şeyâtîni ve en yehdurûn)

Allah’ın gazabından, cezalandırmasından, kullarının şerrinden, şeytanların tahriklerinden ve yanımda bulunmalarından Allah’ın tam kelimelerine sığınırım» buyurdu. (Ebû Dâvûd, Tıb 19; Tirmizî, Deavât 94)

Hadis-i şerifte geçen “Allah’ın tam kelimeleri”inden maksat, peygamberlerine indirdiği kitapları veya izzet ve kudret gibi Allah’ın sıfatlarıdır. Bunlar, eksiklikten beri olup Allah Teâlâ’dan ayrı düşünülemeyeceği için de “tam” olarak vasfedilmiştir.

Kaynak: Ömer Çelik Tefsiri, kuranvemeali.com