Meryem Suresi 48. Ayet Meali, Arapça Yazılışı, Anlamı ve Tefsiri

Kuran Meali ve Tefsiri

Meryem Suresi 48. ayeti ne anlatıyor? Meryem Suresi 48. ayetinin meali, Arapçası, anlamı ve tefsiri...

Meryem Suresi 48. Ayetinin Arapçası:

وَاَعْتَزِلُكُمْ وَمَا تَدْعُونَ مِنْ دُونِ اللّٰهِ وَاَدْعُوا رَبّ۪يۘ عَسٰٓى اَلَّٓا اَكُونَ بِدُعَٓاءِ رَبّ۪ي شَقِيًّا

Meryem Suresi 48. Ayetinin Meali (Anlamı):

“İşte ben sizden de, Allah’ı bırakıp taptığınız putlardan da uzaklaşıyor, yalnızca Rabbime el açıp yalvarıyorum. Umuyorum ki, Rabbime dua etmekle ümitlerim boşa çıkmayacak, mahrum ve perişan olmayacağım.”

Meryem Suresi 48. Ayetinin Tefsiri:

Çok merhametli ve içli bir peygamber olan İbrâhim (a.s.), babasının bu inadına “Sana selâm olsun” diye karşılık vererek tam mânasıyla, “Rahman’ın has kulları onlardır ki, yeryüzünde tevazu ve vakar ile yürürler; kendini bilmez kimseler onlara laf attığında incitmeksizin «Selâmetle!» derler, geçerler” (Furkân 25/63)  âyetine uygun tarzda örnek bir davranış sergiler. Onun için istiğfara devam edeceğini söyler. Bu konuda, kendine çok lütûfkâr olan Rabbine güvendiğini belirtir.[1] Sonra da putperestlerden ve putlardan uzaklaşarak Rabbine dua edeceğini, O’nun duasına icâbet edip kendisini yalnız ve yardımcısız bırakmayacağını söyler.

Netice itibariyle:

[1] İbrâhim (a.s.), babasının küfür üzere öleceği kendine bildirilinceye kadar istiğfara devam etmiştir. Bu ikaz geldikten sonra bunu bırakmıştır. (bk. Tevbe 9/114)

Meryem Suresi tefsiri için tıklayınız...

Kaynak: Ömer Çelik Tefsiri

Meryem Suresi 48. ayetinin meal karşılaştırması ve diğer ayetler için tıklayınız...