Kur’an’ı Hafızada Tutmak ile İlgili Hadis

HADİSLER

“Şu Kur’an’ı hâfızanızda korumaya özen gösteriniz. Muhammed’in canını kudretiyle elinde tutan Allah’a yemin ederim ki Kur’an’ın hâfızadan çıkıp kaçması, bağlı devenin ipinden boşanıp kaçmasından daha hızlıdır” hadisini nasıl anlamalıyız?

Ebû Mûsa radıyallahu anh’den rivayet edildiğine göre, Nebî sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

“Şu Kur’an’ı hâfızanızda korumaya özen gösteriniz. Muhammed’in canını kudretiyle elinde tutan Allah’a yemin ederim ki Kur’an’ın hâfızadan çıkıp kaçması, bağlı devenin ipinden boşanıp kaçmasından daha hızlıdır.” (Buhârî, Fazâilü’l-Kur’ân 23; Müslim, Müsâfirîn 231)

Hadisleri Nasıl Anlamalıyız?

Ezberlenen Kur’an’ı hâfızada korumanın ve unutmamanın çaresi onu sık sık tekrarlamaktır. Peygamber Efendimiz ashâb-ı kirâma ezberledikleri Kur’an’ı sık sık tekrarlamalarını, onu sürekli tilâvet etmelerini tavsiye ederlerdi. Çünkü ezberlenen Kur’an’ı unutmak, elde edilen hâfızlık nimetini yitirmek, en büyük kayıplardan sayılır. Bu sebeple Efendimiz: “Filân ve filân sûreyi unuttum; ya da filân ve filân âyetleri unuttum demek bir adam için ne kadar çirkin bir şeydir. Belki kendisine bunlar unutturulmuştur” buyurmak suretiyle, bilerek, kasten ve ihmalkâr davranıp önemsemeyerek Kur’an’ı unutmanın çok çirkin bir davranış olduğunu hatırlatmışlardır. (Müslim, Müsâfirîn 230) Hatta hâfızasındaki Kur’an’ı kaybeden kimsenin “unuttum” demek yerine “bana unutturuldu” demesinin uygun olacağı ifade edilmiştir. Çünkü unutmakta bir nevi terketmek ve ona gereken önemi vermemek vardır.

Resûl-i Ekrem Efendimiz’in, unutturulan Kur’an’ın hâfızadan gidişini ayaklarından sıkıca bağlanıp kösteklenmiş devenin kaçışına benzetmesi çok anlamlıdır. Ehlî hayvanlar içinde kaçmaya en çok teşebbüs eden devedir. Kaçan deveyi tutmak ve tekrar elde etmek ise son derece zordur. Peygamberimiz, unutturulan Kur’an’ı tekrar elde etmenin bundan da zor bir iş olduğunu belirterek, unutkanlığa sebep olacak davranışlardan ve ilgisizlikten şiddetle sakınılması gerektiğini öğütlemişlerdir. Bunun için yapılacak en güzel iş, Kur’an okumayı ihmal etmemek ve ezberlediği  yerleri tekrar etmektir. Buhârî’nin önde gelen hocalarından biri olan meşhur muhaddis İshâk İbni Râhûye: “Kur’an okumaksızın bir kimsenin üzerinden kırk gün geçmesi mekruhtur” demiştir.

Hadislerden Öğrendiklerimiz

  1. Ezberlenen Kur’an’ı muhafaza etmeye elden geldiğince özen göstermek gerekir. Bu da onu sıkça tekrar etmekle mümkün olur.
  2. Kur’an’dan ezberlenileni unutmak, irâdî bir hal olduğu için, “unuttum” denilmesi çirkin bir davranış olup, bunun yerine irâdî bir kusurun olmayışını ifade eden “Bana unutturuldu” denilmesi daha uygundur.
  3. Ezberlenilen Kur’an’ın ilgisizlik sebebiyle kaybedilişi, ayaklarından bağlanmış bir devenin ipinin çözülüp kaçışından daha hızlıdır. Onu tekrar elde etmek ise, kaçan bir deveyi yakalamaktan daha zordur.

Kaynak: Riyazüs Salihin, Erkam Yayınları