İyi Niyetin Önemi ve Etkisi

HAYATIMIZ

İyi niyetin önemi  ve insan üzerinde ki etkisi nedir? İyi niyetle yapılan her amelin kıymeti farklıdır. İşte iyi niyetle yapılan ameller sonucu meydana gelen ibretlik hadiseler...

“Vaktiyle bir adam;

«–Ben mutlaka bir sadaka vereceğim.» dedi.

Geceleyin evinden sadakasını alıp çıktı ve onu bilmeden bir hırsızın eline tutuşturdu. Ertesi gün belde halkı;

«–(Hayret!) Bu gece bir hırsıza sadaka verilmiş!» diye konuşmaya başladı.

Adam;

«–Allâh’ım! Sana hamdolsun. Ben bugün de bir sadaka vereceğim.» dedi.

Yine sadakasını alarak evinden çıktı ve onu (bu sefer de bilmeden) bir fâhişenin eline tutuşturdu. Ertesi gün halk;

«–(Olur şey değil!) Bu gece bir fâhişeye sadaka verilmiş!» diye konuşmaya başladı. Adam;

«–Allâh’ım! Bir fâhişeye (de olsa) sadaka verdiğim için Sana hamd olsun. Ben mutlaka yine sadaka vereceğim.» dedi.

(O gece, yine) sadakasını alıp evinden çıktı ve onu (bu defa da bilmeden) bir zenginin eline tutuşturdu. Ertesi gün halk;

«–(Bu ne iştir!) Bu gece de bir zengine sadaka verilmiş!» diye (hayretle) söylenmeye başladı.

Adam;

«–Allâh’ım! Hırsıza, fâhişeye ve zengine (de olsa) sadaka verebildiğim için Sana hamd olsun.» dedi.

(Bu ihlâsı sebebiyle) uykusunda o adama;

«–Hırsıza verdiğin sadaka, belki onu yaptığı hırsızlıktan utandırıp vazgeçirecektir. Fâhişe, belki yaptığından pişman olup iffetli bir kadın olacaktır. Zengin de belki bundan ibret alıp Allâh’ın kendisine verdiği maldan muhtaçlara dağıtacaktır.» denildi.” (Buhârî, Zekât, 14)

Sadaka vermeye azmeden, gönlündeki hâlisâne ve samimî niyetle tasaddukta bulunan kişi; zâhiren verilmemesi gereken yerlere verdiği hâlde, Allah onu isabet ettirmiştir.

SİGARA PARASI VAR MI?

Bu hikmet ve hakikatin bir benzerini de, Sâmi Efendi -kuddise sirruhû- Hazretleri’nin şu hâtırasında görmekteyiz:

Bir Anadolu yolculukları esnasında, bir kişi otomobilin önüne çıkarak Hazret-i Pîr’den sigara parası ister.

Bazı yol arkadaşlarının muhalefetlerine rağmen, Sâmi Efendi Hazretleri;

“–Mademki istiyor vermek lâzım!” diyerek hiç düşünmeden etrafındakilerin şaşkın bakışları arasında adamın istediği parayı uzatıverir. Sevinçle parayı alan fakir, bir anda niyetini değiştirip;

“–Şimdi gidip bununla ekmek alacağım.” diyerek oradan ayrılır.

İşte Allah için ihlâsla verilen bir sadakanın muhatabında meydana getirdiği müsbet tesir!..

Niyet hayır ise âkıbet hayır olur.

Niyet hayırlı ise, Allah kula bilmediklerini de öğretir.

Hayırlı niyet, amellerin gidişâtına mânen rehberlik eder.

Hazret-i Mevlânâ, niyet ile amel arasındaki irtibatı şu misalle anlatır:

“Buradaki amel defterlerimiz, hayâlîdir, gizlidir. Büyük mahşerde ise o defterler, apaçık meydana çıkacak. Bu hayal burada gizlidir. Eseri görünmez. Fakat bu hayal orada sûretlere bürünür.

Mühendise bak, yere tohum eker gibi gönlüne bir ev yapma fikrinin, hayalini kor. O hayal içten gelir, dışta belirir, bir ev olur. Âdetâ yerden tohumların baş kaldırdıkları gibi, dışarıya çıkar, görünür. Gönülde yer tutan her hayal, mahşer günü bir sûrete bürünüp görünecektir.

O mühendisin gönlünde kurduğu hayali; tohum bitirme kabiliyetindeki bir yere ekilmiş, orada yeşermiş, yetişmiş bir nebat say.”

Kaynak: Yüzakı Dergisi, Yıl: 2018 Ay: Ağustos, Sayı: 162