İslam'da Verilen Sözün Hükmü

Sorularla İslam

Müslüman, söz verirken Allâh’ı şâhit tutmaktadır. Dolayısıyla insanlara verdiği her sözü, aynı zamanda Allâh’a vermiş olmaktadır. O hâlde mü’mine düşen; ahdine riâyet etmek, elinden-dilinden insanların emîn olduğu, vefâkâr ve güvenilir bir insan olmaktır.

Cenâb-ı Hak, “…Kim ahdini bozarsa, ancak kendi aleyhine bozmuş olur. Kim de Allâh ile olan ahdine vefâ gösterirse, Allâh ona büyük bir mükâfat verecektir.” (el-Fetih, 10) buyurmaktadır.

Müslüman, söz verirken Allâh’ı şâhit tutmaktadır. Dolayısıyla insanlara verdiği her sözü, aynı zamanda Allâh’a vermiş olmaktadır. O hâlde mü’mine düşen; ahdine riâyet etmek, elinden-dilinden insanların emîn olduğu, vefâkâr ve güvenilir bir insan olmaktır.

“SÖZ AĞIZDAN BİR DEFA ÇIKAR”

Allâh Teâlâ, her şeyin sâhibi ve bütün hükümler kendisine âit olduğu hâlde pek çok âyette “katında sözün değişmeyeceğini” bildirmektedir. Müslüman da “Söz ağızdan bir defâ çıkar.” diyerek emîn ve sâdık olmalı, yâni Allâh’ın ahlâkıyla ahlâklanmalıdır.

Vefâkârlık da, peygamberlere, velîlere ve fazîlet sâhibi kimselere âit bir vasıf olarak beşerî hayâtı en yüce bir seviyede taçlandıran mânevî bir sıfattır. Bu itibarla bâzı müfessirler İslâm’ı; kalp ile tasdîk ve dil ile ikrarla beraber bütün kazâ ve kaderinde Allâh Teâlâ’ya teslîmiyet ve vefâ olarak târif etmişlerdir.

Kaynak: Osman Nuri Topbaş, Faziletler Medeniyeti 1, Erkam Yayınları

KURTARICI SÖZ

https://www.islamveihsan.com/kurtarici-soz.html