Islahat Nedir?

NE NEDİR?

ıslahat: Islahlar; bozukluk, kötülük ve aksaklıkları düzeltmek için yapılan işler, reform. Osmanlı devletinin son döneminde başvurulan batılılaşmacı uygulamaları anlamlarına gelmektedir.

ISLAHAT KELİMESİNE ÖRNEK CÜMLELER

Ana Britannica adlı ansiklopedide Peygamberimiz’in fazîletini tasdik mâhiyetindeki

ifâdelerden bâzıları şöyledir:

“Muhammed’in ulaştığı başarıya, zamanlar içinde ne bir peygamber ne de ıslahatçı

bir din adamı nâil olabilmiştir.”

*****

B. Smith:

“Muhammed, kayıtsız şartsız ve ittifakla, ıslahatçıların en büyüğüdür.” der.

*****

Sultan Abdülazîz’den evvel ‘‘Tanzîmat Fermânı’’ ile Batı hayranlığı yolu açılmış ve bu istikâmette atılan adımlar, halkın rûhunda devlete karşı ilk küskünlük tohumlarını filizlendirmeye başlamıştı. 2. Mahmûd ve halefi Abdülmecîd, Batı taklitçiliğine âlet olmuş, an’anevî ordu şeklimiz olan yeniçerilik ilgâ edilmiş, resmî cenâze merâsimleri bando-mızıkayla yapılmaya başlanmıştı. Milletin tab’ına zıt olan bu çeşitli ıslahat hareketleriyle devlet, tebaasına yabancılaşmış ve yapısını besleyen rûhâniyet ve mâneviyat dünyasından

uzaklaşmaya başlamıştı. Halk küskündü; devlet adamları da, Batı dünyasının gerçekleştirdiği terakkî karşısında şaşkın ve mütereddit bir hâldeydi. İslâm’ın düşmanları ise, Batı ile aramızda büyüyen terakkî mesâfesinin vebâlini, muazzez İslâm’a yüklemek için sinsi bir propaganda faâliyetine girişmişlerdi.

*****

Bin yıldır kullanarak millî bünyemize kattığımız ve hâlâ anlaşılmakta olan “hayat” dolu kelimelere “eski” yaftası vurup, yerine “yaşam” kelimesini koymak, Türkçeleştirmek değil, olsa olsa dilimizi diri diri mezara

gömmektir. Böyle misaller saymakla bitmez. Meselâ; “imkân” yerine “olanak”, “ihtimal” yerine “olasılık”, “hâkim” yerine “yargıç”, birbirinden farklı mânâ inceliklerine sahip “ihtilâl”, “inkılâp” ve “ıslahat” gibi

kelimeleri atıp yerlerine sadece “devrim” kelimesini uydurmakla Türk diline hizmet edilmez, ancak ihânet edilir.