İrfan Mektebinin Dersleri

Cemiyet Hayatımız

Sâhip oldukları güzel ahlâk ve ulvî hasletlerle diğer insanlar arasında hemen fark edilen Allah dostları, “kimseyi incitmemek” ve “kimseden incinmemek” fazîletinin zirvesine çıkmışlardır.

Sâ­mi Efen­di Haz­ret­le­ri, Dâ­ru’l-Fü­nûn’un Hu­kuk Fa­kül­te­si’ni ye­ni bi­tir­miş­ti. Onun gü­zel hâ­li­ni ve ter­te­miz sî­re­ti­ni pek be­ğe­nen bir Allah dos­tu:

“–Ev­lâ­dım, bu tah­sil de gü­zel­dir ama, sen asıl tah­sî­li ik­mâl et­me­ye bak! Se­ni ir­fan mek­te­bi­ne kay­de­de­lim, ora­da da gö­nül ilim­le­ri­ni ve Âhi­ret sır­la­rı­nı öğ­ren!..” de­di. Ar­dın­dan da ilâve etti:

“–Ev­lâ­dım, o mek­tepte na­sıl eği­tim ya­par­lar, ne öğ­re­tir­ler bi­le­mem. Ama bildiğim bir şey var ki, bu tahsîlin ilk dersi incitmemek, son der­si de in­cinmemektir...”

KİMSEYİ İNCİTMEME VE KİMSEDEN İNCİNMEMENİN FAZİLETİ

Sâhip oldukları güzel ahlâk ve ulvî hasletlerle diğer insanlardan hemen fark edilen Allah dostları, “kimseyi incitmemek” ve “kimseden incinmemek” fazîletinin de zirvesine çıkmışlardır.

Ebû Abdullah Sâleme’ye:

“–Allah dostlarını diğer insanlardan ayırt eden vasıflar nelerdir?” diye sordular. O da cevâben, ehlullâhın şu güzel vasıflarını saydı:

“–Allah dostları diğer insanlardan:

- Lisanlarındaki halâvetle (tatlılıkla),

- Ahlâklarındaki letâfetle (güzellikle),

- Sîmâlarındaki tebessüm ve müjdeleyicilikle,

- Hâl ve edâlarındaki zarâfetle,

- Nefislerindeki sehâvetle (cömertlikle),

- Mâzeretleri kabul edişlerindeki diğergâmlıkla,

- İyi ve fenâ herkese karşı şefkatlerindeki genişlikle ayırt edilir.”

Kaynak: Osman Nuri Topbaş, Faziletler Medeniyeti 2, Erkam Yayınları