İnzar Ne Demek?

NE NEDİR?

İn­zar: Uyar­ma, tehdid et­me. Al­lâh’ın in­san­la­rı ve cin­le­ri âhi­ret azâ­bı ile îkâz et­me­si.

İNZAR KELİMESİNE ÖRNEK CÜMLELER

“Önce en yakın akrabânı inzar et! (Âhiret azâbıyla uyar.) Sana tâbî olan mü’minlere (merhamet) kanadını indir! Şâyet Sana karşı gelirlerse: «Muhakkak ki ben, sizin yaptıklarınızdan berîyim!» de! Sen, O mutlak gâlip

ve sonsuz merhamet sâhibine tevekkül et! O ki, kalktığın zaman Sen’i görüyor!” (eş-Şuarâ, 214-218)


“Biz Sen’i bütün insanlara, ancak müjdeleyici ve inzar edici olarak gönderdik; fakat insanların çoğu bunu bilmezler.” (Sebe’, 28)


“(Önce) yakın akrabâlarını inzar et, (âhiret azâbıyla uyar!)” (eş-Şuarâ, 214)


Mâlum olduğu üzere ilk nâzil olan âyetler tevhîde dâvet, öldükten sonra dirilme îman, mü’minleri cennetle müjdeleme, kâfirleri ve âsîleri cehennem ile inzar gibi akîdevî hususlarda idi. Bu mevzûlarda muhtelif delillerle iknâ etmek sûretiyle insanların îmanlarını kuvvetlendirdikten sonra, muâmelâtla alâkalı hükümler

inmeye başladı. Çünkü insanlar bâtıl îtikad ve alışkanlıklarına sıkı sıkıya bağlı oldukları için bunlardan vazgeçmeleri çok kolay değildi. Tedrîcîliğe riâyet etmeden, insanları kötü alışkanlıklardan arındırmaya çalışmak, nefrete ve uzaklaşmaya sebebiyet verebilirdi.