İki Şeyi Unut İki Şeyi De Unutma!

Cemiyet Hayatımız

Firâset, peygamberlerin sıfatlarından bir cüzdür. İnce bir zekâ ile muhatabın aklının seviyesine göre davranmaktır. Zîrâ bir kimseyi sevindiren bir davranış, diğer bir kimseyi üzebilir.

Hak Teâlâ buyurur:

“Rahmân’ın (has) kulları onlardır ki, yeryüzünde tevâzu ile yürürler ve kendini bilmez kimseler onlara lâf attığında, (incitmeksizin) «Selâm!» derler (geçerler).” (el-Furkân, 63)

Bu yüksek hâller, bir firâset meselesidir. Yoksa insan, farkına varmadan nice çamlar devirir. Yâni öz olarak ille firâset, ille firâset…

FİRASET NEDİR?

Firâset, peygamberlerin sıfatlarından bir cüzdür. İnce bir zekâ ile muhatabın aklının seviyesine göre davranmaktır. Zîrâ bir kimseyi sevindiren bir davranış, diğer bir kimseyi üzebilir. Dolayısıyla insan terbiyesi, onun psikolojik durumunu tespit edebilmek ve hadiselerin iki üç merhale sonrasını hesap edebilmekten geçer.

Firâsetin şaheseri, ölüm bilmecesini halletmenin gayreti içinde olmakla başlar. Zîrâ fânî âlemde sırlara ve hakîkate ârif olabilmek, ancak “ölmeden evvel ölebilmekle” mümkündür. Yâni nefsânî ve dünyevî arzulardan vazgeçebilmek zarûrîdir. Hak dostları, bu hususta şu düstûrlara riâyet ederler:

İKİ ŞEYİ UNUTMA!

  1. Allâh’ı ve
  2. Ölümü.

İKİ ŞEYİ UNUT!

  1. Sana yapılan fenalıkları
  2. Yaptığın hayır ve iyilikleri.

Bize yapılan fenâlıkları unutmak, affetmek olarak gerçekleştirildiği takdirde, bu daha büyük bir fazîlettir. Çünkü kul, affede affede ilâhî affa mazhar olur. Âyet-i kerîmelerde buyurulur:

(Rasûlüm!) Sen af yolunu tut, iyiliği emret ve cahillerden yüz çevir.” (el-A’râf, 199)

“Bir iyiliği açıklar yahut gizlerseniz veya bir kötülüğü (açıklamayıp) affederseniz, şüphesiz Allâh da ziyâdesiyle affedici ve kâdirdir.” (en-Nisâ, 149)

“…Allâh’ın sizi affetmesini istemez misiniz?..” (en-Nûr 24/22)

Kaynak: Osman Nuri Topbaş, Âb-ı Hayat Katreleri, Erkam Yayınları