İç Sıkıntısı Neden Olur?

DUALAR ve ZİKİRLER

İç sıkıntısı neden olur, nasıl geçer?

Allah tarafından zikredilen bir kul olabilmenin büyük şeref ve izzetine karşılık, fânî câzibelerin gaflet sarhoşluğu içinde ömür sermâyesini israf etmek, ne hazin bir aldanıştır! Biz kullarına şah damarından daha yakın olduğunu bildiren Allâh’ı unutup da O’nu kendi içlerinde kaybedenler, hayâtın en şaşkın yolcularıdır.

İÇ SIKINTISI NEDEN OLUR?

Gerçek bir îman firâsetine sahip olanlar, dünya nîmetleriyle şımarmaz, rızkı hiçbir zaman Rezzâk’a perde kılmazlar. Onlar, zâhiren rızık peşinde bile olsalar, gönüllerini dâimâ Rezzâk’ın zikriyle rakik bir hâlde tutarlar. Hattâ Rab’lerini zikretmeksizin duramazlar. Zikirsizlik onlara büyük bir iç sıkıntısı verir.

Bu iç sıkıntısı, ilâhî bir îkazdır. Bu îkâzı duyabilmek de aslında şükrü gerektiren ayrı bir nîmettir. Çünkü bu, hâlini ıslah ve hatâsını telâfî yolunda hâlâ bir ümit ışığı olduğunun bir göstergesidir. Kalbi katılaşıp mühürlenmiş gâfillerin zikirsizlikten dolayı böyle bir iç sıkıntısı duymamaları, onların ilâhî rahmetten nasiplerinin olmadığı mânâsına gelir. Onlar artık sefâletlerini saâdet zanneden şaşkınlar sürüsü hâlinde ömürlerini tüketirler.

Mevlânâ Hazretleri bu hakîkati şöyle ifâde etmektedir:

“Hak yolunda okuduğun virdi, çektiğin tesbîhi terk edince zahmete, sıkıntıya düşersin, sana sebebi bilinmeyen bir iç sıkıntısı gelip çatar.

Bu sebepsiz üzüntü, bu iç sıkıntısı bir çeşit ihtardır. Bir çeşit terbiyedir. «Devam edegeldiğin virdini bırakma, eski ahdini bozma!» demektir.

Bu iç sıkıntısı, bu darlık, bir zincir şeklini almadan; gönlünü bağlayan, sıkan şey sana ayak bağı olmadan önce virdine devam et…”

Kaynak: Osman Nûri Topbaş, Hak Dostlarının Örnek Ahlâkından 2, Erkam Yayınları