Hûd Suresi 72. Ayet Meali, Arapça Yazılışı, Anlamı ve Tefsiri

Kuran Meali ve Tefsiri

Hûd Suresi 72. ayeti ne anlatıyor? Hûd Suresi 72. ayetinin meali, Arapçası, anlamı ve tefsiri...

Hûd Suresi 72. Ayetinin Arapçası:

قَالَتْ يَا وَيْلَتٰٓى ءَاَلِدُ وَاَنَا۬ عَجُوزٌ وَهٰذَا بَعْل۪ي شَيْخًاۜ اِنَّ هٰذَا لَشَيْءٌ عَج۪يبٌ

Hûd Suresi 72. Ayetinin Meali (Anlamı):

Bunun üzerine kadın hayretler içinde: “Vay başıma gelene! Ben ihtiyar bir kadın, şu kocam da ihtiyar bir adamken, bu hâlimle çocuk mu doğuracağım? Doğrusu bu, gerçekten şaşılacak bir şey!” dedi.

Hûd Suresi 72. Ayetinin Tefsiri:

Meleklerin insan kılığındaki ziyaretini haber alan ev halkı tedirgin olmuş, bu sebeple Hz. İbrâhim’in hanımı Sâre de, meselenin ne olduğunu öğrenmek üzere oraya gelmişti. Meleklerin kendi kavmini değil de Lût kavmini helâke geldiklerini duyunca rahatlayarak gülümsedi. Melekler İbrâhim (a.s.) yerine Sâre’yi bir erkek çocukla müjdelediler. Çünkü Hz. İbrâhim’in, eşi Hacer’den dünyaya gelen İsmâil diye bir oğlu vardı. Fakat Sâre’nin çocuğu olmamıştı.  Hüznünü dağıtmak için ona oğlu İshâk’ı  ve ondan meydana gelecek torunu Yakub’u müjdelemişlerdir. Fakat bu müjde karşısında Hz. Sâre, sevinecek yerde şaşırıp kaldı; böyle son derece yaşlı bir karı-kocadan çocuk olmasını aklına sığdıramadı: “Doğrusu bu, gerçekten şaşılacak şey” demekten kendini alamadı. Çünkü rivayete göre o zaman Hz. İbrâhim 100, Hz. Sâre 90 yaşlarında idi. Melekler ise, bunun Allah’ın emri olduğunu, Allah’ın ise istediği her şeyi yapmaya gücü yeteceğini, dolayısıyla bunda şaşılacak bir şey bulunmadığını belirterek Sâre’yi çocuğu olacağına inandırdılar. Çünkü Allah Teâlâ’nın bir sünneti, bir de kudreti vardır. Kâinatta çoğu işler sünnetullâha göre akıp gittiği gibi, bazı işler de kudretullahın tecellisi olarak zuhur eder. İşte ihtiyar halinde Hz. Sâre’nin çocuğunun olması da ilâhî bir kudret tecellisidir.

Allah Teâlâ’nın güzel isimlerinden biri اَلْحَم۪يدُ “Hamîd”dir. Hamîd, sahip olduğu güzel vasıflar ve kullarına olan sayısız nimetleri sebebiyle son derece hamde ve övülmeye lâyık olan demektir. Bir diğer güzel ismi de Mecîd’dir. Mecîd; zâtı şerefli, fiilleri güzel, nimet ve ikramları bol olan anlamındadır.

Bakalım bu sırada Hz. İbrâhim ne yapıyor: 

Hûd Suresi tefsiri için tıklayınız...

Kaynak: Ömer Çelik Tefsiri

Hûd Suresi 72. ayetinin meal karşılaştırması ve diğer ayetler için tıklayınız...