Havâss ve Avam Ne Demektir? Kimlere Denir? Farklı Nelerdir?

Tasavvuf

Âyet-i kerîmede: “Sizin Allah katında üstünlüğünüz takvâ iledir” (Hucurât, 49/13.) buyrulur. Bâzı tarîk ehli, tarîkata girenin havâss; girmeyenin avâm olduğunu söylüyorlar. Böyle bir tasnîfi nereden ve nasıl çıkarmışlardır? Prof. Dr. Hasan Kamil Yılmaz cevaplıyor...

İnsanların Hak nezdindeki tasnîfinin değişmez ölçüsü, sizin de işâret ettiğiniz âyette belirtilen “takvâ”dır. Mutasavvıfların tarîkata girenleri havâss, girmeyenleri avâm diye ayıran tasnîfine rastlamadım.

Tasavvufta avâm, havâss ve ahassu’l-havâs olmak üzere üçlü bir tasnîf var. Ancak bu tasnîf, tarîkata girmekle sınırlı değildir. Tarîkata girenler arasında avâmdan insanlar da vardır, havâstan da.

Tarîkat şeyhleri, mürîdlerine kendilerini dâimâ avâmın en aşağısından kimseler olarak görmelerini tavsiye etmişlerdir. Ayrıca bu üçlü tasnîf tamamen bâtınî olan ve kimsenin bilmesi mümkün olmayan takvâ ölçüsüyle yapılmış bir tasnîf olamaz. Çünkü insanların takvâsını, Allah’tan başka kimse bilemez. Bu olsa olsa zâhirî ölçüler sayılan ilim, irfân ve sosyal seviye gibi tesbitlerle yapılmış bir tasnîftir. Her kesimden insanların avâmdan olanı da, havâstan olanı da vardır.

Kaynak: Prof. Dr. Hasan Kamil Yılmaz, 300 Soruda Tasavvufi Hayat, Erkam Yayınları