Hâkka Suresi 25. Ayet Meali, Arapça Yazılışı, Anlamı ve Tefsiri

Kuran Meali ve Tefsiri

Hâkka Suresi 25. ayeti ne anlatıyor? Hâkka Suresi 25. ayetinin meali, Arapçası, anlamı ve tefsiri...

Hâkka Suresi 25. Ayetinin Arapçası:

وَاَمَّا مَنْ اُو۫تِيَ كِتَابَهُ بِشِمَالِه۪ فَيَقُولُ يَا لَيْتَن۪ي لَمْ اُو۫تَ كِتَابِيَهْۚ

Hâkka Suresi 25. Ayetinin Meali (Anlamı):

Kitabı sol tarafından verilen ise şöyle der: “Keşke bana kitabım hiç verilmeseydi!”

Hâkka Suresi 25. Ayetinin Tefsiri:

O gün cehennemliklere amel defterleri sol taraflarından verilir. Defterini sol eliyle alan bedbaht, hasret ve pişmanlıklara yanar. “Keşke, keşke…” diyerek ah eder, inler. Defterinin kendisine hiç verilmemiş, hesabını hiç bilmemiş olmak ister. İlk ölümle her şeyin bitmiş olmasını temenni eder. “Keşke ilk ölüm işi bitirip, her şeyi kesip atsaydı da, beni bu felâketten kurtarsaydı” der. Hatta dünyadayken hiç istemediği, hep kaçtığı ölümü ister hale gelir. “Keşke şu an mümkün olsa da ölüp bu belâlardan, felâketlerden, azaplardan kurtulsam” diye arzu eder. Fakat artık bir daha ölmek yoktur. Onun için işe yarar bir hayat da yoktur. Sadece hasret, pişmanlık, feryâd ü figân vardır. Ömrünü uğrunda tükettiği malının kendine hiçbir fayda vermediğini; güvendiği, böbürlendiği, başkalarına zulüm aracı olarak kullandığı saltanatının, servet ve zenginliğinin yok olduğunu görür, “Eyvâh!” diye feryat eder. Tutunduğu delil ve tutamakların artık hiç bir işe yaramadığını anlar. Felâketler içinde yoksul ve çaresiz kaldığına yanar yakılır. İşte dünya saltanatına güvenip de hesabını yanlış yapan, başkalarına zulmettiği halde bir gün bunun cezasını çekmeyeceğini sanan, gaflet içinde azgınlık ve haksızlıklara devam eden mal ve saltanat sahiplerinin âkıbeti böyle olacaktır.

Böyleleri için bahsedilen pişmanlık azabının ötesinde daha ne büyük cezalar vardır:

Hâkka Suresi tefsiri için tıklayınız...

Kaynak: Ömer Çelik Tefsiri

Hâkka Suresi 25. ayetinin meal karşılaştırması ve diğer ayetler için tıklayınız...