Farzı Ayn Nedir?

NE NEDİR?

Farzı ayn: Mükellef olan herkes tarafından mutlaka yerine getirilmesi îcâb eden farz demektir. Vakit Namazlarını kılmak, oruç tutmak gibi...

FARZI AYN KELİMESİNE ÖRNEKLER

Büyükler, nefs tezkiyesinin farzı ayn olduğunu ifâde buyurmuşlardır.”

“Çok kimseler zannederler ki mânen terakkî etmek, yalnız fazla ibadetledir. Hayır, hakîkî terakkî, Cenâb-ı Hakk’ın huzûr-i ilâhîsinde olduğunu bilerek, Sünnet-i Seniyye istikâmetinde, hayatını tanzim etmekle olur. Çok kimseler vardır ki, bunların nâfile ibadetleri çoktur; fakat helâle harama dikkat etmeyip, İslâmî ahlâk ile ahlâklanmaya gayret etmezler. Boş zamanlarını dedikodu ve gıybet ile geçirirler. Ellerine ne geçerse nefsânî arzularına göre kullanırlar. Hâlbuki bunlar, keşke nâfile ibadetlerini azaltsalar da ahlâklanma hususunda gayret edip hak-hukuk mevzuunda uyanık olsalar!”

*****

“Yâ Rabbî! Sen’den ilm-i nâfî (faydalı ilim) istiyorum! Faydasız ilimden Sana sığınırım!..” (Müslim, Zikir, 73)

ilmihâl bilgilerinin farzı ayn olması gibi meselâ tevekkül, ihlâs, riyâdan korunma gibi hususları bilmek ve yaşamak da farz-ı ayndır. Bunların ihmâl edilip tatbik edilmemesi, âhirette helâki mûciptir. İlm-i nâfîyi elde edemeyen kimseler, ne kadar çok şey bilirlerse bilsinler, en büyük hakîkat olan Hakk’a vuslattan mahrum kalırlar.

*****

Her belde ve her kabîlede dînî meseleleri tâlim edecek bir âlimin bulundurulması farz-ı kifâyedir. Eğer bulundurulmazsa oradaki halkın hepsi günahkâr olur. Fakat her mü’minin ilm-i hâlini, yani kendini ilgilendiren dînî hükümleri öğrenmesi de farzı ayn olduğundan, bunları öğrenmeyen kimse günahkâr olur. Çünkü İslâm diyârında cehâlet, mâzeret sayılmaz.’’