Doğruya Ulaşma Rehberi

Cemiyet Hayatımız

Bilgi, hâl ve dirâyette seviyeniz ne olursa olsun, istişâre, vazgeçilmemesi gereken bir emr-i ilâhîdir.İstişâre, ilâhî bir emirdir ve özellikle sorumluluk mevkiinde bulunan liderlerin riâyeti zaruridir. İstişâre, Rabbimizin farklı gönüllere lütfettiği hakikat pırıltılarının toplanarak yolu aydınlatacak güneşe dönüşmesidir. İstişâre, ekibin gönlünü işin içine katmaktır.

Allah Resûlü (sallallâhu aleyhi ve sellem), Bedir Gazvesi öncesinde Muhâcir ve Ensâr ile istişâre etmişti. Savaşa karar verilip mücâhidlerle berâber Bedir’e en yakın olan suyun başına geldiklerinde, Resûlullâh (sallallâhu aleyhi ve sellem) karargâh yerinin tespiti husûsunda da Ensâr ile istişâre etti. Hubâb İbn Münzir (radıyallâhu anh):

“Yâ Rasûlallah! Burası karargâh için münâsip değildir. Kureyşlilere en yakın olan bir suyun başına gidelim ve orada konaklayalım. Başında konakladığımız suyun gerisindeki bütün kuyuları kapatalım. O suyun üzerinde bir havuz yapalım ve içini su ile dolduralım.” dedi.

Âlemlerin Efendisi de bu teklifi kabûl etti.”[1]

[1] İbn-i Hişâm, II, 259-260; İbn-i Sa’d, II, 15.

Kaynak: Adem Ergül, 365 Lider Davranış, Erkam Yayınları