Diş Dolgusu veya Kaplaması Gusle Engel midir?

Sorularla İslam

Diş dolgusu yaptırmak veya diş kaplatmak boy abdestine engel olur mu?

Diş ve ağız sağlığının önemi her geçen gün daha iyi anlaşılmaktadır. Hz. Peygamber’in diş temizliği hakkındaki şu hadisi koruyucu hekimlik açısından önemlidir: “Ümmetime ağır gelmeyeceğini bilseydim, her namaz için misvak kullanmayı emrederdim.” [1]

Diş takma, doldurma, kaplama ve protez yaptırma gibi tedaviler, ağız sağlığını korumak için başvurulan çarelerdir. Diş dolgusu ve kaplamasının abdest veya boy abdestine engel olup olmadığı, bu tedavilerde altın veya gümüş madenini kullanmanın caiz olup olmadığı, müslümanların zihnini meşgul eden bir konudur.

DİŞ DOLGUSU VEYA KAPLAMASI GUSÜL ABDESTİNE MANİ MİDİR?

Kur’an’da ve hadislerde doğrudan diş dolgusu veya kaplaması ile ilgili açık bir hüküm yoktur. Ancak hasta olan veya bedeninde bir problemi bulunan kişinin tedavi olma hakkı ve görevi vardır. Kur’an’da; “Elinizle kendinizi tehlikeye atmayınız.” [2] “Kendinizi öldürmeyiniz.” [3] buyurulmuştur. Bu konuda Hz. Peygamber’in de çeşitli hadisleri vardır. “Allah’a göre güçlü mü’min, zayıf mü’minden daha hayırlı ve daha sevimlidir.” [4] Allah’ın Elçisi, tedavi olalım mı? diye soran bedevilere, “tedavî olunuz, çünkü Allah yaratmış olduğu her derdin devasını da yaratmıştır. Ancak bir dert, bunun dışındadır. O da yaşlılıktır” [5] cevabını vermiştir. Başka bir hadiste şöyle buyurulur: “Her derdin bir devası, her hastalığın bir ilacı vardır. Hastalığın ilacı bulunduğu zaman azîz ve celîl olan Allah’ın izniyle iyileşir.” [6] Bu duruma göre, diş ağrısı olan veya dişleri çıkan ya da kırılan kimsenin önemli bir rahatsızlıkla karşı karşıya bulunduğu açıktır. Bu kişinin tıbbın son tekniklerinden yararlanarak tedavi olma hakkının bulunduğunda şüphe yoktur.

Nitekim sahabîlerden Arfece İbn Es’ad (r.a) câhiliyye devrinde Külab savaşında burnunu kaybetmişti. Arfece gümüşten bir burun edinmiş, fakat bir süre sonra gümüş koku yapmıştı. Bunun üzerine Hz. Peygamber, Arfece’ye altından bir burun edinmesini emir buyurdu.[7]

Dolgu veya kaplama yapılacak dişin tedavisinde gümüş kullanılabileceğinde görüş birliği vardır. Diş tedavisinde altın kullanmak Ebû Hanîfe’ye göre mekruh, İmam Muhammed’e göre ise caizdir. Dayandığı delil Arfece’nin burnunda kullanılan altına kıyastır.

Mezhep imamlarının, usûlüne göre dolgu veya kaplama yapıldıktan sonra, dolgu veya kaplamanın ya da takılan dişlerin içine veya altına suyun ulaşıp ulaşmaması meselesi üzerinde durmadıkları görülür. Çünkü Ebû Hanîfe, Ebû Yûsuf ve İmam Muhammed, dişi gümüş tel ile bağlamanın ve gümüş diş takmanın caiz olduğu konusunda görüş birliği içindedir. Nitekim Kâsânî’de “tadbîb = kaplama” kelimesi açıkça zikredilir.[8]

Diğer yandan abdest ve gusülde sargı üzerine mesh caiz olduğu gibi, ağzında kaplamalı veya dolgulu dişi bulunan kimsenin de suyu çalkalaması yeterli olacaktır. Çünkü dolgunun içine veya dişin altına suyun geçmesi hem güç hem de zararlıdır. Kısaca zarûret durumunda sakıncalı olan şeyler mübah olur, kuralınca tedavi olan kişinin dolgu ve kaplaması kendi dişi hükmünde olur, üstünün yıkanması iç kısmının da yıkanması sayılır. Ancak mümkün oldukça diş dolgu ve kaplamasının cünüp ve âdetli olmadığı günlerde yaptırılması daha uygundur. İmam Şâfiî’ye göre ise, bu durumda da dişin yıkanarak kaplatılması caizdir.[9]

Dipnotlar:

[1] Buhârî, Cum’a, 8. [2] Bakara, 2/195. [3] Nisâ, 4/29. [4] Müslim, Kader, 34. [5] Ebû Dâvud, Tıb, 1. [6] Müslim, Selâm, 69. [7] Ebû Dâvud, Hâtem, 7; Tirmizî, Libâs, 31; Nesâî, Zînet, 41. [8] Kâsânî, Bedâyi’, V, 132. [9] bk. Serahsî, Şerhu’s-Siyeri’l_Kebîr, I, 132; el-Fetâvâ’l-Hindiyye, V, 333; Osman Eskicioğlu, “Diş Tedavisi”, Şamil İslam Ansik., I, 405; Komisyon, İlmihal, I, 203.

Kaynak: Prof. Dr. Hamdi Döndüren, Delilleriyle İslam İlmihali, Erkam Yayınları