Dertlerimizin Çaresi İstiğfarda

Cemiyet Hayatımız

İstiğfârın en büyük neticesi, Cenâb-ı Hakk’a yanık bir gönül hassâsiyetiyle yaklaşabilmektir. Cenâb-ı Hak, tevbe ve istiğfâr eden kullarını sıkıntılardan kurtarır ve onlara pek çok lütuflarda bulunur.

Bir defasında Hasan-ı Basrî Hazretleri’ne dört kişi geldi. Biri kuraklıktan, diğeri fakirlikten, öteki tarlasının verimsizliğinden, bir başkası da çocuğunun olmayışından şikâyette bulunmuş, Hazret’ten duâ talep etmişlerdi. Bu büyük velî, onların her birine «istiğfâr»ı tavsiye etti. Yanındakiler kendisine;

“–Efendim, bu kimselerin dert ve sıkıntıları farklı farklı, lâkin siz hepsine aynı şeyi tavsiye ettiniz?!.” dediler. Hasan-ı Basrî Hazretleri, onlara şu âyet-i kerîmeyi okuyarak cevap verdi:

“Rabbinizden mağfiret dileyin; çünkü O çok bağışlayıcıdır. (Mağfiret dileyin ki) üzerinize gökten bol bol yağmur indirsin, mallarınızı ve oğullarınızı çoğaltsın, size bahçeler ihsân etsin, sizin için ırmaklar akıtsın!”(Nûh, 10-12)(İbn-i Hacer, Fethu’l-Bârî, XI, 98; Aynî, Umdetü’l-Kārî, Beyrut ts. XXII, 277-278)

Kaynak: Osman Nuri Topbaş, Yüzakı Dergisi, Sayı: 162