Âl-i İmrân Suresi 8. Ayet Meali, Arapça Yazılışı, Anlamı ve Tefsiri

Kuran Meali ve Tefsiri

Âl-i İmrân Suresi 8. ayeti ne anlatıyor? Âl-i İmrân Suresi 8. ayetinin meali, Arapçası, anlamı ve tefsiri...

Âl-i İmrân Suresi 8. Ayetinin Arapçası:

رَبَّنَا لَا تُزِغْ قُلُوبَنَا بَعْدَ اِذْ هَدَيْتَنَا وَهَبْ لَنَا مِنْ لَدُنْكَ رَحْمَةًۚ اِنَّكَ اَنْتَ الْوَهَّابُ

Âl-i İmrân Suresi 8. Ayetinin Meali (Anlamı):

“Rabbimiz! Bizi doğru yola erdirdikten sonra kalplerimizi eğriltme, bize tarafından bir rahmet bağışla! Çünkü bağışı pek bol olan yalnız sensin!”

Âl-i İmrân Suresi 8. Ayetinin Tefsiri:

Mutlak irade ve kudret sahibi olan şüphesiz Cenâb-ı Hak’tır. Dilediğine mülkü verir, dilediğinden mülkü alır. Dilediğini izzete eriştirir, istediğini zillete düşürür. Hidâyet ve dalâlet de O’nun iradesine bağlıdır. Dilediğine rahmet eder, kalbine katından rahmet bahşeder, istediğine gazab eder. Bu sebeple Peygamberler ve onların izini takip eden âlimler, O’nun sonsuz ihsan edici olduğuna inandıklarından hep Allah’a niyâz hâlinde olmuşlardır.  O’ndan hidâyet ve rahmet talep etmişler, azabından yine O’na sığınmışlardır.

Allah Resûlü (s.a.s.): “Hiçbir kalp yoktur ki Rahmân’ın iki kudret parmağı arasında bulunmasın. Onu doğru tutmak istediğinde doğru tutar, dilediği zaman da eğriltir” buyurmuş ve devamlı olarak: “Ey kalpleri sâbit kılan Allahım! Kalplerimizi dînin üzere sâbit kıl” diye dua etmiştir. (İbn Mâce, Mukaddime 13) Müslim rivayetine göre ise Efendimiz: “Ey kalpleri evirip çeviren Allahım! Bizim kalplerimizi taatin üzere sâbit kıl” diye dua etmiştir.  (Müslim, Kader 17)

Yine Peygamber Efendimiz (s.a.s.) kalple alâkalı mânevî durumların hassasiyetine dikkat çekmek üzere:

“Kalb, boş bir arazide duran ve rüzgarın kendisini sağa sola evirip çevirdiği kuş tüyüne benzer” buyurmuştur. (İbn Mâce, Mukaddime 10)

Sirri Sakatî (k.s.) der ki:

“Kalpler üç türlüdür. Şöyle ki:

- Bir kalp vardır dağa benzer. Böyle bir kalbi, hiçbir şey yerinden sökemez, kaydıramaz.

- Bazı kalpler hurma ağacı gibidir. Böyle bir kalbin kökü olduğu yere çakılıdır. Rüzgâr onu biraz eğer; fakat bu eğilme önemli değildir.

- Bazı kalpler ise kuş kanadı gibidir. Böyle bir kalbi esn rüzgâr sağa sola kaydırır.” (el-Hadâiku’l-Verdiyye, s. 185.

Anlaşılan o ki kulun selamete erip selamette kalabilmesi için kalbi korumak, onu sürekli iman ve hidâyet üzere bulundurmak zarureti vardır. Çünkü bunu başaramayıp küfre düşenleri çok feci bir akıbet beklemektedir:

Âl-i İmrân Suresi tefsiri için tıklayınız...

Kaynak: Ömer Çelik Tefsiri

Âl-i İmrân Suresi 8. ayetinin meal karşılaştırması ve diğer ayetler için tıklayınız...