Ağacın Şahit Olduğu Dava

Hikâyeler

Büyük İslam hukukçularından Kadı İyaz’ın ağacın şahitliği ile çözdüğü dava.

Hicrî birinci asırda yaşamış bir Kadı İyaz vardır. İslâm hukukunda psikolojiye dikkat ederek pek çok dâvâyı hall u fasleden büyük hukukçulardan biridir.

Bir gün kendisine bir dâvâ gelir. Adamın biri seyahate çıkarken bir şahsa bin altın emânet eder. Ancak dönüp geldiğinde parasını bir türlü alamaz. Vaziyeti Kadı İyaz’a anlatır. Kadı İyas sorar:

“–Altınları nerede verdin?” Adamcağız:

“–Şehrin dışında bir ağaç var, onun altında verdim.” der. Kadı İyas:

“–Yanınızda kim vardı, hiç şâhit yok mu?” deyince, adam:

“–Allah’tan başka şâhidim yok.” der.

Kadı, emânete hıyânet eden adamı çağırır, yüzleştirir. Sonra zanlının yanında şikâyetçiye:

“–Sen git o ağaçtan bir dal getir. Ben onu konuştururum. Eğer haklıysan o ağaç sana şâhitlik edecektir.” der. Altınları aldığını inkâr eden şahsa da:

“–Burada otur, o gelene kadar sen bir yere gidemezsin.” der.

Aradan yarım saat, bir saat, iki saat geçtiği hâlde şikâyetçi gelmez. Suçlu oturuyor, Kadı ise hiç ondan tarafa bakmıyor, işlerini görüyordu. Nihâyet suçlu oflayıp puflamaya başlar ve:

“–Kadı efendi! Ben ne zamana kadar burada böyle bekleyeceğim?” der. Kadı ise aldırışsız bir edâ ile:

“–Adam ne zaman gelirse.” karşılığını verir. Bunun üzerine zanlı:

“–Efendim, o ağaç o kadar yakın değil ki hemen gelsin.” deyince, beklediği açığı yakalayan Kadı:

“–İşte şimdi oldu. Bak o ağaç daha gelmeden konuştu.” der ve adamcağızın bin altınını ödetir.

Kaynak: Osman Nuri Topbaş, İslam Tefekkür Ufku, Erkam Yayınları