Yaptığımız Her Şeyden Hesaba Çekilecek Miyiz?

İMAN

Yalnızca ibadet zamanlarında değil, hayatın her safhasında kalp Cenâb-ı Hakʼla beraber olmalıdır. Fânîlik hissiyâtı içinde yaşanmalıdır.

Bir ömür müddetince doldurduğumuz hayat kasetinin hesabını vereceğimiz mahşer, gerçek istikbâlimizdir. Fânî istikbal kaygılarıyla gaflete dalıp bu ilâhî imtihan âleminin şaşkın, alık ve abus bir yolcusu olmak, ne hazin bir aldanıştır!..

BÜTÜN SIRLAR ORTAYA DÖKÜLECEK

Hesap günü, bütün sırlar ortaya dökülecek, insanın uzuvları kendisi aleyhine şâhitlik edecektir.

Âyet-i kerîmelerde buyrulur:

“Nihayet oraya geldikleri zaman kulakları, gözleri ve derileri işledikleri şeye karşı onların aleyhine şâhitlik edecektir.

Derilerine: «Niçin aleyhimize şâhitlik ettiniz?» derler. Onlar da: «Her şeyi konuşturan Allah, bizi de konuşturdu.» derler...” (Fussilet, 20-21)

ÂHİRETTE YAPTIĞIMIZ HER ŞEYDEN HESABA ÇEKİLECEĞİZ

Âhirette bütün amellerimizden, dünyada yararlandığımız nîmetlerden, konuşmamız gerektiği yerdeki susmalarımızdan, susmamız gerektiği yerdeki konuşmalarımızdan, bütün yapıp ettiklerimizden, ibadet ve hayırlarımızın ne kadar hâlisâne, ne kadar riyâ ve başka niyetlerle karışık olduğundan hep hesâba çekileceğiz. Orada iç dünyamızı ve hâlimizi en net şekliyle seyredeceğiz.

Hazret-i Ömer -radıyallahu anh-:

(İlâhî mahkemede) hesâba çekilmeden evvel nefislerinizi hesâba çekiniz.” buyuruyor. (İbn-i Kesîr, Tefsîr, I, 27)

İSTİĞFAR ETMELİ, KUL HAKLARIMIZI AFFETTİRMELİYİZ

Bizler de o büyük gün gelip çatmadan evvel, kendi iç muhâsebemizi yapmalıyız. O çetin hesap gününü düşünerek amel defterimizi bugünden aklamaya çalışmalıyız. Zira o gün, istiğfâr ile günahları bağışlatmanın da, helâlleşerek kul haklarını affetirmenin de imkânı olmayacaktır.

Velhâsıl gün, bugündür; zaman, bu zamandır; fırsat, bu fırsattır!..

Yüce Rabbimiz o büyük günde amel defterimizi sağımızdan alabilmeyi, Kirâmen Kâtibîn meleklerinin anbean not ettiği o satırlarda, hayırlarla, amel-i sâlihlerle, güzelliklerle karşılaşmayı hepimize nasip ve müyesser eylesin! Âmîn...

Kaynak: Osman Nûri Topbaş, Hak Dostlarından Hikmetler, Erkam Yayınları