Tevbe Suresi Ne Anlatıyor?

KUR’ÂNIMIZ

Tevbe suresi ne zaman indi? Tevbe suresi ne anlatıyor? Peygamber (s.a.s.) Efendimiz’in Hz. Ebûbekir’i (r.a.) hac emîri yaparak İslâmî haccı Müslümanlara öğretmesi için Mekke’ye göndermesinden sonra inen Tevbe suresinin nüzul sebebi ve konusu...

Hicretin dokuzuncu yılına kadar hac, Hazret-i İbrâhîm’in aleyhisselâm Hanîf dî­nine göre îfâ edilmekle birlikte, içine müşrikler tarafından birçok yanlış uygulamalar da karıştırılmıştı. Bu yıl ise Allâh Rasûlü sallâllâhu aleyhi ve sellem, Hazret-i Ebûbekir’i hac emîri yaparak İslâmî haccı Müslümanlara öğretmesi için üç yüz kişilik bir kâfile ile Mekke’ye gönderdi. Kendisi onuncu sene hac yapacağını bildirdi. Kurbanlık olmak üzere boyunlarına nişan taktığı yirmi deveyi de onlarla birlikte gönderdi.

TEVBE SURESİ’NİN İNİŞ SEBEBİ

Hazret-i Ebûbekir radıyallâhu anh hac kâfilesiyle yola çıktığı sırada Tevbe (Berâe) sûresinin ilk âyetleri nâzil oldu. Böylece putlardan temizlenmiş olan Allâh’ın Beyti’nin müşriklerden temizlenmesi emredildi. Zîrâ o vakte kadar müşriklerin Kâbe’de ibâdet etmelerine karışılmamıştı. Ancak aslî hüviyetini kazanmış olan Kâbe-i Muazzama’da, müşriklerin el çırparak ve çıplak bir şekilde gayr-i ahlâkî olarak kendilerine göre ibâdet etmeleri, tevhîd açısından uygun düşmüyor, halk arasında da karışıklığa sebe­biyet veriyordu. İşte Berâe sûresinin bu sırada inen âyetleri, Kâbe’de tevhîde karşı yaşa­nan hürmetsizliğe son veren âyetler oldu. Allâh Teâlâ buyurur:

“Allâh ve Resûlü’nden kendileriyle muâhede yapmış olduğunuz müşriklere bir ih­tar! (Ey müşrikler!) Yeryüzünde dört ay daha dolaşın! İyi bilin ki siz, Allâh’ı âciz bıra­kacak değilsiniz; Allâh ise kâfirleri rezîl (ve perişan) edecektir. Bu, Allâh ve Rasûlü’nden Hacc-ı Ekber gününde insanlara bir îlândır. Allâh ile Peygamberi, müşriklerden uzaktır (her türlü alâkasını kesmiştir). Eğer tevbe ederseniz, bu sizin için daha hayırlıdır. Ve eğer yüz çevirirseniz, bilin ki Allâh’ı âciz bırakacak değilsi­niz. (Ey Resûlüm!) Kâfirlere elem verici azâbı müjdele! Ancak kendileriyle antlaşma yaptığınız müşriklerden (antlaşma şartlarına uyan), hiç­bir şeyi eksik bırakmayan ve sizin aleyhinize herhangi bir kimseye arka çıkmayanlar (bu hükmün) dışındadır. Onların muâhedesini, süreleri bitinceye kadar tamamlayınız! Allâh, muttakîleri sever!” (et-Tevbe, 1-4)

“Ey îmân edenler! Müşrikler ancak necistir. Onun için bu yıllarından sonra Mescid-i Harâm’a yaklaşmasınlar! Eğer yoksulluktan korkarsanız, (biliniz ki) Allâh dilerse, sizi kendi lutfundan zengin edecektir. Şüphesiz Allâh, Alîm’dir, Hakîm’dir.” (et-Tevbe, 28)

Kaynak: Osman Nuri Topbaş, Hz. Muhammed Mustafa 2, Erkam Yayınları