“Sen Huysuz, Katı Kalpli Biri Olsaydın, Etrafından Dağılıp Giderlerdi” Ayeti

KUR’ÂNIMIZ

“Sen huysuz, katı kalpli biri olsaydın, etrafından dağılıp giderlerdi” ayetini nasıl anlamalıyız?

Allah Teala, Âl-i İmrân sûresi 159. ayetinde şöyle buyurur:

“Sen huysuz, katı kalpli biri olsaydın, etrafından dağılıp giderlerdi.” (Âl-i İmrân sûresi, 159)

İnsanları bir araya getirecek ve onları birbiriyle kaynaştıracak kimsenin, her şeyden önce onlarla kaynaşabilecek özellikte olması gerekir. Huysuz, kaba, geçimsiz, insanlara karşı anlayışsız, merhametsiz ve katı kalpli kimseler, onları birleştirmez nefret ettirirler, bir araya toplamak şöyle dursun, ürkütüp dağıtırlar. İşte bu sebepledir ki Allah Teâlâ sevgili Resûlü’nü duygulu, yumuşak huylu, alçak gönüllü, anlayışlı, güler yüzlü ve tatlı dilli bir insan olarak yaratmıştır. O da bu üstün özellikleri sebebiyle ashâbına kendini sevdirmiş, bir işaretiyle uğrunda canlarını fedâ edecek kadar onların gönlüne girmiştir.

Mü’minlerin güzel bir toplum meydana getirebilmesi için Resûlullah (s.a.s.) Efendimiz’in bu birleştirici özelliklerini benimsemesi ve birbirlerine sevgiyle kucak açması gerekir.

Kaynak: Riyazüs Salihin, Erkam Yayınları