Rükuda Zekat Veren Mü'min

Zekat

Saadet Asrı Müslümanları iman, ihlâs, takva, ilim, cihat, infak, yolunda örnek nesil oldular. İşte Saadet Asrı'ndan müstesna bir infak örneği...

İnfak, Allah’ın hoşnutluğunu kazanma yolunda kendi emeğinden, alın terinden hak sahiplerine (muhtaçlara) vermektir.

Ebû Zer -radıyallâhu anh- şöyle anlatmıştır:

Bir gün Allah Resûlü -sallâllâhu aleyhi ve sellem- ile birlikte öğle namazı kıldık. Mescide bir yoksul geldi ve oradakilerden sadaka istedi, fakat kimse sadaka vermedi. Yoksul ellerini semâya kaldırarak:

“–Ey Allâh’ım, şâhit ol ki Resûlullah’ın -aleyhissalâtü vesselâm- mescidinde sadaka istedim ama kimse bana bir şey vermedi.” dedi.

HZ. ALİ'NİN (R.A.) İNFAKI

Hazret-i Ali o esnâda rükûda idi. Yosula sağ elinin küçük parmağındaki yüzüğü işâret etti. O da gelip parmağındaki yüzüğü aldı. Hazret-i Ali’nin işâretini ve yoksulun yüzüğünü alıp gidişini Resûl-i Ekrem Efendimiz de görmüştü. Bu hâdise üzerine şu âyet-i kerîme nâzil oldu:

“Sizin dostunuz (veliniz) ancak Allah’tır, Resûlü’dür ve îman edenlerdir, ki namaza devâm ederler ve rükû hâlinde (bile) zekât verirler. Kim Allâh’ı, Resûlü’nü ve îmân edenleri dost edinirse (bilsin ki) üstün gelecek olanlar şüphesiz Allâh’ın tarafını tutanlardır.” (el-Mâide, 55-56) (Râzî, XII, 23; Taberî, VI, 186)

Kaynak: Osman Nuri Topbaş, Faziletler Medeniyeti 2, Erkam Yayınları

İNFAK NEDİR?

https://www.islamveihsan.com/infak-nedir.html