Osmanlı'da İlginç Afrika Geleneği

EZCÜMLE

Bugün bize çok uzakta olan lâkin bir dönem Osmanlı Devleti’nin başkenti İstanbul'un çeşitli yerlerinde Afrikalıların kutladığı bir bahar bayramı vardı.

Afrika'nın bir köşesinden İstanbul'a getirilmiş ve zamanımızda nesilleri tükenmek üzere olan siyâhî bacıların kadim ananelerinden (eski geleneklerinden) idi. Mayıs ayında bir gün Kâğıthane’de, bir gün Çırpıcı çayırında, Mayıs'ın onuncu günü de (Üsküdar, Küçük Çamlıca) Bulgurlu’da Aziz Mahmud Hüdayi Efendi Çilehânesi önünde toplanırlar, bu suretle senede üç gün bahar bayramı yaparlardı. Ziyâretgâha, zeytinyağlı yaprak dolması ve helva tencerelerini başlarında taşıyarak gelirler, kırdan gelincikler, papatyalar toplayarak başlarına takarlar, türküler söyleyerek gülüp oynarlardı. Siyahi bacıları seyre gidenlerin zengin takımları, öküz arabalarına üç dört gün evvelinden pey verirlerdi. Yeni boya ve döşemesini Hıdrellez’e yetiştirememiş olan arabalar, o gün için hazırlıklarını mutlaka tamamlamış olurlardı.

Kaynak: Reşad Ekrem Koçu, İstanbul Ansiklopedisi

REŞAD EKREM KOÇU KİMDİR?

Ahmet Bülent Koçu ve Reşad Ekrem imzalarını da kullanan Reşad Ekrem Koçu, gazeteci-yazar bir babayla ev kadını bir annenin oğlu olarak İstanbul'da doğdu. Konya Anadolu İntibah Mektebi'ni (1918), Bursa Erkek Lisesi'ni (1927) ve İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü'nü (1931) bitirdi.

Aynı bölümde, hocası Ahmet Refik Altınay'ın asistanı olarak çalışmaya başladıysa da 1933 yılında yapılan üniversite reformu üzerine bu görevinden ayrıldı. Kuleli Askerî Lisesi ile Pertevniyal ve Vefa liselerinde tarih öğretmenliği yaptı. Hayatının son yıllarında Tercüman gazetesinde sohbet ve tarihî fıkralar yazıyordu. Akıcı üslubu ve Osmanlı tarihine hâkimiyeti sayesinde popüler tarihçiliğin başta gelen ismi olan Reşad Ekrem Koçu, Son Posta, Milliyet, Hafta, 20. Asır, Amcabey, Tef, Akbaba, Hayat, Tarih, Türk Düşünce Mecmuası, Her gün gibi gazete ve dergilerde folklor, tarih ve kültür alanlarında çok sayıda yazı, inceleme ve araştırma yayımladı. Sokaktaki ortalama insanı esas alan, herkesin okuyacağı araştırmaların, romanlaştırılmış tarihî olayların yanı sıra bilimsel çalışmalarla da ilgilendi.

Koçu’nun tarih, kültür ve sanat alanındaki derin bilgisinin yansıdığı İstanbul Ansiklopedisi yazarın çektiği geçim sıkıntısı yüzünden 11. ciltte, “Gökçınar” maddesinde tamamlanamadan kaldı. Yazar, 1975 yılında hayata veda etti.