Önce Dünyaya Niye Geldiğini Doğru Oku!

TEFEKKÜR

Unutmayalım ki bu dünya dershânesine, âhiret icâzetnâmesini alabilmek için geldik. Evvelâ, bu dershâneye geliş ve gidişin mânâsını doğru okumamız şart. Zira burada, gitmek istediğimiz adrese göre bir tahsil yapmamız gerekiyor.

Eğer Cennet’i arzu ediyorsak;

* Allah Rasûlü’nün karakter ve şahsiyetine benzeyebilme tahsiline girmemiz şart.

* O’nun engin merhametini, çiçeklerden daha zarif tebessümünü, kâ‘bına varılmaz davranış güzelliklerini gönül gözüyle okuyup tahsil etmemiz elzem.

* O’nun kalbî dokusundan ve örnek şahsiyetinden hisseler alarak tebliğ heyecanı içinde yaşamamız zarûrî…

KİMİN SÖZÜ DAHA GÜZEL?

Nitekim Cenâb-ı Hak:

(İnsanları Kur’ân ile) Allâh’a davet eden, sâlih amel işleyen ve «muhakkak ki ben Müslümanlardanım» diyenden, kimin sözü daha güzeldir?” (Fussilet, 33) buyuruyor. Bu âyet-i kerîme, gerçek okumayı bilen, gerçek tahsili îfâ eden mü’minlerin şahsiyetini târif ediyor.

O şahsiyetin fazîlet ufkunu da devamındaki şu âyet îzah ediyor:

İyilikle kötülük bir olmaz. Sen (kötülüğü) en güzel bir şekilde önle. O zaman seninle arasında düşmanlık bulunan kimse, sanki candan bir dost oluverir.” (Fussilet, 34)

Demek ki gerçek ve makbul bir okuma, böyle bir âdâb-ı muâşereti kazandıran okumadır. Esas tahsil, insanı hakîkî istikbâle, yani âhirete hazırlayan tahsildir.

Kaynak: Osman Nuri Topbaş, Altınoluk Dergisi, Sayı: 391