Niyetle İlgili Hikmetli Sözler

İHSAN

Mü’minin, yapacağı her amelde tek niyeti, Cenâb-ı Hakk’ın rızâsını kazanmak olmalıdır.

Sâlim bin Abdullah, halife Ömer bin Abdülazîz’e yazdığı bir mektupta şöyle demiştir:

“Şunu iyi bil ki, Allah Teâlâ’nın kuluna yardımı, kulun niyeti kadardır. Kimin niyeti tam olursa, Allâh’ın ona yardımı da tam olur. Niyeti ne kadar azalırsa, Allâh’ın yardımı da o kadar azalır.”

Yine bu hususta söylenmiş hikmetli sözlerden bâzıları şunlardır:

“Niyeti olmayanın ameli yoktur. Niyetinde Allâh’ın rızâsını gözetmeyenin de ecri yoktur.” (Hazret-i Ömer)

“Nice küçük ameller vardır ki, niyetler onları büyültür. Nice büyük görünen ameller vardır ki, niyetler onları küçültür.” (Abdullah bin Mübârek)

“Bütün hayırların, niyeti güzelleştirmekte toplanmış olduğunu gördüm; niyetini icrâ edemesen de niyetini güzelleştirmen sana hayır olarak yeter.” (Dâvud-i Tâî)

“Eskiler nasıl amel edeceklerini öğrendikleri gibi, nasıl niyet edeceklerini de öğrenirlerdi.” (Süfyân-ı Sevrî)

“Kalbin düzelmesi, amelin düzelmesi ile; amelin düzelmesi ise niyetin düzelmesi ile mümkündür.” (Mutarrif bin Abdullah)

İHLÂS NE DEMEKTİR?

Velhâsıl, Cenâb-ı Hakk’ın rızâsından gayri bütün emelleri gönülden söküp atmak, müslümanın îfâsına mecbûr olduğu büyük bir vazifedir. Bu hususta her zaman Cenâb-ı Hak’tan ihlâs sâhibi olmayı talep etmek gerekir. Zira ihlâs, niyetlerin temiz ve samîmî olmasıdır ki, ibadetlerin sıhhat ve bereketi buna bağlıdır. Beden için ruh ne ise, amel için ihlâs da o mesâbededir. İhlâssız amel, özden mahrum, kuru bir yorgunluktan ibârettir.

Kaynak: Osman Nûri Topbaş, Gönül Yolculuğu, Erkam Yayınları