Mürşid-i Kâmil'e İntisab Etmenin Faydası!

HAYATIMIZ

Geçmişte olduğu gibi günümüzde de sahih ve gayr-ı sahih tarikatlar bulunmaktadır. Es’ad Efendi, sahîh bir tarîkata girip bir mürşid-i kâmile intisap ederek onun verdiği vazifeleri âdâbına uygun olarak icra eden müridin kalbine zikrullahın nakşolunacağını ve iyice yerleşeceğini söyler.

Böylece sâlik, “Rabbini içinden yalvararak, O’ndan korkarak ve yüksek olmayan sesle sabah ve akşam zikret. Gâfillerden olma!1 ve “Allah’ı unutan ve bu yüzden Allah’ın da onlara kendilerini unutturduğu kimseler gibi olmayın!2 gibi ayetlerdeki emirlere uyarak Allah-u Teâlâ’nın itaatkar kulları arasına dahil olacaktır.3

EVLİYAULLAH'IN ŞEFAATİ

Es’ad Efendi: “Dikkat edin Allah’ın dostları için korku yoktur, onlar mahzun da olmazlar11 âyet-i kerîmesini “Cenâb-ı Hakk’ın sevgili kulları havf u haşyetten ibtilâ-yı kudûretten sâlimdirler.”4 şeklinde yorumlamaktadır. “La ilahe illalah” diyenler cennete girer.” hadisindeki manaya bakarak âhiretteki kurtuluşu kolay zannederek evliyâullaha muhabbeti ve onların şefaatini önemsemeyenler kendilerini aldatmış olurlar.

Kıyamet günü şefaat edeceklerin sıralandığı şu hadiste evliyâya muhabbet edip onların yolundan gidenlerin hatalarını düzelterek ve güzel amellerle şefaate bu dünyada nâil olduklarını belirtmektedir.5 “Kıyamet günü önce nebiler, sonra âlimler, sonra şehitler şefaat ederler.” “Kişi sevdiğiyle beraber haşredilir.”

MÂNEVİ BİR YOL GÖSTERİCİYE İHTİYAÇ VARDIR

Dünyada en büyük muvaffakiyet; şefkatli bir dost, lütuf ve ihsan sahibi gerçekten seven bir arkadaşa sahip olmaktan ibarettir.6

Cehaletten kurtulmak, ilahi ilim ve marifete bezenmek, yalnız kitap okumakla olmaz; bunun için bir mürşide ihtiyaç vardır. Nefsin hilelerinden kurtulmak için mânevî bir yol göstericiye ihtiyaç vardır.7 Bu nedenle Es’ad Efendi, ilim peşinde koşup seyr u sülûk yolundan uzak olanlara şöyle hatırlatmada bulunur:

Ne zamana kadar ilim davasındasın,

Kalk evliyâullahın himmetinden bir feyz iste.”8

Dipnotlar: 8) A’râf 7/205. 9) Haşr 59/19. 10) Erbili, Mektubat, s. 41. 11) Yûnus 10/62. 12) Erbili, Mektubat , s. 188. 13) Erbilî, Mektûbât, s. 319. 14) Erbili, Mektubat, s.305. 15) Erbili, Mektubat, s. 219. 16) Erbilî, Divân, s.112

Kaynak: Vahit Göktaş, Altınoluk Dergisi, Sayı: Nisan – 2015