Mürşid-i Kâmil'e Duyulan İhtiyaç

HAYATIMIZ

Mürşid kalp ve ruh doktorudur.1 Peygamberimiz (s.a.v.)’in ahlâkıyla ahlaklanmış bir mürşide duyulan ihtiyaç zaruridir.

Es’ad Efendi’ye göre insan, bir pîr-i kâmilin önünde ancak cevherini ortaya çıkarabilir veya bir diğer ifadeyle kendini gerçekleştirebilir. İnsanın kendi içindeki kapasitesini keşfedebilmesi için bir yol göstericiye ihtiyaç vardır. Yani başarmak için, başarmış olan birisini örnek almak gerekmektedir. Başarının anahtarı, rehberi tüm yönleriyle modelleyebilmektedir.

Bu nedenle kişi, meslek hayatında veya ilgilendiği sanatta, o işi en iyi yapan kişiyi modellediğinde, o kişinin hayatından ibretler ve dersler aldığında daha başarılı olabilmektedir. Manevi hayatta bu durum ayniyle geçerlidir.

VAZİFESİNİ YERİNE GETİRMEYEN MÜRİDİN İLERLEMESİ MÜMKÜN DEĞİL

İnsanın nefis-şeytan-dünya üçgenindeki tuzaklara düşmeden yol alabilmesi, bu yolu geçmiş olan birinin rehberliğinde şüphesiz daha kolay olabilecektir. Mürşide, rehbere bu manada ihtiyaç vardır. Tabiî tüm bunların yanında asıl önemli hususlardan biri kemâlât sahibi olmayı arzu eden irade sahibi müriddir.

Mürid; iradesine sahip, nefsine hakim biri olmalıdır. Sâlikin kendisine verilen vazifeleri hakkıyla yerine getirmedikten sonra tasavvuf yolundan istifade etmesi, kemâlât yolunda ilerleyebilmesi neredeyse mümkün değildir. Bu kişiler, tedavi için doktora gidip doktorun verdiği reçeteyi uygulamayan, fakat bunun yanında iyileşmeyi bekleyen hastalara benzer.

Dipnotlar: 1) Erbilî, Mektûbât, s.55.

Kaynak: Vahit Göktaş, Altınoluk Dergisi, Sayı: Nisan – 2015