Kendimize Sıkça Sormamız Gereken 5 Soru

TEFEKKÜR

Kendimize sık sık sormamaız gerken 5 soru... İbadetlerimizin keyfiyeti, aynı zamanda kalbimizin mânevî grafiği gibidir. Kendimizi bu hususta sık sık kontrol etmeliyiz.

1-    Namaz bizi ne kadar huşûya/Allah korkusuna, yüksek bir edep ve hürmete sevk ediyor? Fahşâ ve münkerden, haram ve kerahatlerden ne kadar alıkoyuyor? Namazın kadr ü kıymetini ne kadar idrâk edebiliyoruz? Cenâb-ı Hakk’a secde edebilme nîmetinin ne kadar şükrü içindeyiz?..

2-    Oruç bizi ne kadar takvâya sevk ediyor? Merhamet ve şefkatimizi artırıyor mu? Cenâb-ı Hakk’ın nîmetlerini tefekküre vesîle olup şükür duygularımızı geliştiriyor mu? Bizi dedikodulardan, boş lâflardan, mâlâyânî ile iştigalden koruyor mu?..

3-    Zekât, infak, sadaka verirken seviniyor muyuz? Yoksa “malım azaldı” diye hayıflanıyor muyuz? Cenâb-ı Hakk’ın bize mülkü bir imtihan olarak verdiğini, malı azaltıp çoğaltmasının da O’nun bir imtihanı olduğunu düşünebiliyor muyuz?..

4-    Hac ibadeti bizi fısk, cidal, refesten koruyup bir kefen iklimine götürüyor mu? Hayat boyu şeytanın peşimizde olduğu idrâki içinde sâlih amellere  gayret ederek ne kadar şeytanı taşlayabiliyoruz?.. Amel-i sâlihlerimizle, nefs ve şeytanın şerrinden Cenâb-ı Hakk’a ne kadar sığınabiliyoruz?..

5-    Bir din kardeşimizin derdiyle alâkadar olmak, bize külfet mi geliyor, rahmet mi?..

İşte bütün bunlar, Cenâb-ı Hakk’a yakınlık ve muhabbetimizin seviyesini gösteren bir ayna hükmündedir.

Kaynak: osmannuritopbas.com