Bebeğinizi Uyuturken Bunlara Dikkat Edin!

ÇOCUĞUMUZ

Türk Pediatri Kurumu Başkanı Prof. Dr. Mehmet Vural, sıcak havanın ani bebek ölümlerinde büyük risk taşıdığını belirterek, "Sıcak ortamlar ani bebek ölümü için çok tehlikelidir. Bebeklerin yaşadığı ortamın serin olmalı, en uygun sıcaklık 20-21 derecedir" dedi.

Türk Pediatri Kurumu (TPK) tarafından, 'Çocuk ve Çevre' temasıyla düzenlenen 52. Türk Pediatri Kongresi, bin 300 kişinin katılımıyla Antalya'nın Kemer ilçesi Beldibi Turizm Merkezi'ndeki bir otelde devam ediyor.

Türk Pediatri Kurumu Başkanı, İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Vural, uykuda bebek ölümü olarak bilinen Ani Bebek Ölümü Sendromu'nun bebeğin gece ya da gündüz uykusunda gerçekleştiğini ve tıbbi olarak açıklanamadığını söyledi. Prof. Dr. Vural, Ani Bebek Ölümü Sendromu'nun 1 yaşına kadar olan bebekleri etkilediğini belirtti.

Ani bebek ölümlerinin zaman zaman yaşandığını kaydeden Prof. Dr. Vural, "Halk arasında beşik ölümü de denir. Aileler çocuklarını yatırıp, ertesi sabah öldüklerini görüyorlar. Araştırmalarda yüzüstü uyutulan bebeklerde ölümün daha çok olduğunu görüyoruz. Sırt üstü pozisyonda yatırılan çocuklarda ölüm oranının az. O nedenle aileler bebeklerin yatış şekillerine önem vermelidirler" dedi.

BEBEK SOĞUKTA UYUMALI

Bebek ölümlerinin önlenmesinde soğuk ortamların önemli olduğuna vurgu yapan Prof. Dr. Vural, "Biz millet olarak sıcak ortamları çok severiz. Bebeklerimizi de sıcakta tutmaya çalışırız. Oysa sıcak ortamlar, ani bebek ölümü için çok daha tehlikelidir. O nedenle bebeklerin yaşadığı ortamın serin olması çok önemlidir. En uygun sıcaklık 20-21 derece olmalı, daha üzerine çıkmamalıdır. Bebek uyurken çok fazla giydirilmemeli, başına şapka takılmamalıdır. Annenin sigara kullanmaması da önem taşır" diye konuştu.

İLK 7 AYIN ÖNEMİ

Anne ve babanın bebeği kendi yataklarında yatırmasının da risk taşıdığını dile getiren Prof. Dr. Vural, "Bu durum ortam ısısını arttırır. Anne babanın uyku sırasında bebek üzerine devrilmesi nedeniyle solunum sıkıntısı çeken bebek ölebilir. En sağlıklı yöntem ilk 7 ay bebeklerin anne babanın odasında ama farklı bir yatakta yatırılmasıdır" dedi.

HER İKİ DOĞUMDAN BİRİ SEZARYEN

Türkiye'de her iki doğumdan birinin sezaryen olduğuna vurgu yapan Prof. Dr. Vural, "Bu  çok yüksek bir rakamdır. Dünyanın çok az ülkesinde bu rakamlar görülüyor. Normali bu oranın yüzde 15 en fazla yüzde 20 olmasıdır. Ülkemizde sezaryenle doğum 15 yıl önce bu yüzdelerdeydi. Son yıllarda gereksiz bir artış gözlenmeye başladı. Sezaryen hem annede hem de bebekte sağlık problemleri çıkarabiliyor. Anne adayı normal doğumdan korktuğu için ve sezaryeni sağlıklı olması nedeniyle tercih ediyor gibi ama doğrum sonrası bazı sorunlar ortaya çıkıyor" ifadelerine yer verdi.

SEZARYENLE SAĞLIKLI BEBEK RİSKE ATILIYOR

Sezaryenle bebeğin bazı problemlerle karşı karşıya bırakıldığına işaret eden Prof. Dr. Vural, "Bu bebeklerde  hiç görmememiz gereken bir takım solunum sorunlar ortaya çıkıyor. Bu bebek normal doğumla hiç yaşamayacağı bir sorunu, sezaryenle doğum olduğu için yaşıyor. Bu bebeklerin akciğerlerinde bir miktar sıvı kalıyor. Kalan sıvı bebeklerin daha fazla küvezde kalmasını ve oksijen almalarını, hastaneye yatırılmalarını, kan testleri yapılması ve gereksiz antibiotik almalarına neden oluyor. Normal doğumla sorun yaşmayacak bebek bir hafta 10 gün hastanede yatabiliyor" açıklamasında bulundu.

ANNE BABA BİLİNÇLENMELİ

Prof. Dr. Vural, sezaryanla doğumun anne ve bebeğinin sağlık durumu açısından bir risk taşımadığı sürece yapılmaması gerektiğini vurguladı. Sezaryanın polisiye yöntemlerle önlenemeyeceğini kaydeden Prof. Dr. Vural, anne ve babaların bilinçlenmesiyle yüksek sezaryen rakamlarının düşürülebileceğini belirtti.

4 ÇOCUKTAN BİRİNİN TÜM AŞILARI YAPILMADI

Türkiye'de başarılı bir aşı çalışması yürütüldüğünü işaret eden Prof. Dr. Vural, "Sağlık Bakanlığı çok sayıda aşıyı bebeklere ücretsiz olarak uyguluyor. Avrupa'daki bir çok ülkeden çok daha fazla aşı ülkemizde yapılıyor. Sağlık Bakanlığı verilerine göre her aşı için yüzde 90 seviyelerinde bir aşılanma oranımız var. Tüm aşıların tam yapılma oranı ise yüzde 74. Hala 4 çocuktan 1'i tüm aşıları tam olarak olmamış. Toplum sağlığı açısından tüm aşıların tam yapılma oranı yükseltilmelidir. TPK olarak biz bunu destekliyoruz. Aşılanma her çocuğun hakkıdır" dedi.

TÜRKİYE'DE DOĞAN SURİYELİ BEBEKLER RİSK TAŞIMIYOR

Türkiye'de yılda 60 bin Suriyeli yeni doğan bebek olduğunu aktaran Prof. Dr. Vural, "Suriyeliler her Türk çocuğu gibi tüm haklardan yararlanıyor. Yeni doğan bebeklerin aşıları yapılıyor. Türkiye'de doğanlar bir risk taşımıyor ama dışarıdan gelen, aşılanmamış olanlar bir risk çıkarabilir. O nedenle de Sağlık Bakanlığı bir takım aşıların yapılma tarihini öne çekti" ifadelerini kaydetti.