Amelin Gerekliliği ve İmanla İrtibatı

İMAN

İman ile amel, kavram ve kapsam açısından birbirinden ayrı ve farklı olmakla birlikte, etle tırnak gibi birbirine bağlıdır.

Çeşitli sebeplerle ibadetlerin ve ahlaki davranışların bazısını yerine getirmemek, yani iyi ameller işlememek mümini dinden çıkarmaz. Fakat olgun imana erişmek, imanı üstün bir dereceye çıkarmak ve Allah’ın vaadettiği nimetlere kavuşmak için, ibadet ve salih amelller gereklidir. Kalpte gizli kalmış hayata yansımamış güzel ameller ortaya çıkarmayan iman, meyvesiz bir ağaca benzer.

İMANI ARTTIRAN ETMENLER

Kalpte yakılan iman ışığının, hiç sönmeden sürekli parlaması, gücünü artırması ve çevresini aydınlatması için ibadetler, salih ameller ve güzel ahlak gereklidir. Çünkü insan sadece kalpteki inançla yetinir, ilahi emirleri ve nebevi tavsiyeleri yerine getirmezse Allah’a olan bağlılığı yavaş yavaş zayıflar. Nihayet günün birinde bu iman ışığı sönüp gider. İyi ameller ve güzel ahlak hem

imanı kuvvetlendirir, hem de mü’mini iki dünyada mutlu kılar. Namaz, oruç gibi ibdetlerin farz olduğunu, şarap içme, adam öldürme vb. yasakların haram olduğunu kesinlikle kabullendiği halde kişi, farzları yerine getirmez, haramları işlerse, imandan çıkmaz fakat imanının olgunluğunu yitirmiş ve onu tehlikeye düşürmüş olabilir. Dalları ve budakları yok edilen bir ağaç yine ağaçtır. Fakat bu durumuyla günün birinde kuruyabilir. İşte amelsiz insanın durumu da böyledir. Bu sebeple “İmanı korumak, kazanmaktan zordur” sözü meşhur olmuştur. Yine imanı yanan bir ateşe, amelleri de ateşin etrafındaki bir fanusa benzetebiliriz. Nasıl ki fanus herhangi bir rüzgar çıkması durumunda ateşi sönmekten koruyorsa, kişinin ibadet etmesi, haramlardan uzak kalıp helallerle yetinmesi de imanını muhafaza etmesi açısından çok önemlidir.

Hiçbir mü’minin imanlı olarak öleceği garantisi yoktur. O halde bir mümin bunun endişesini yaşamalı, imanlı yaşayıp imanlı ölmek ve Allah’ın huzuruna imanlı olarak çıkmak için daima dua

etmelidir. Yusuf aleyhisselamın şu duası dilimizden düşmemelidir:

تَوَفَّني مُسْلِمًا وَاَلْحِقْني بِالصَّالِحينَ

“Canımı Müslüman olarak al ve beni salih kulların arasına dahil eyle!” (Yusuf Suresi, 101)

Kaynak: İslam Akaidi, Erkam Yayınları