Uganda’da Açılacak Camide Bir Tuğla da Sizden Olsun!

Hüdayi Vakfı Uganda Kololo'da Müslümanların ibadet ve eğitim mekânı ihtiyacını karşılama noktasında önemli bir boşluğu doldurması beklenen "Seyyidina Ebubekir Camiî" adıyla bir cami inşaa ediyor.

Kololo bölgesindeki Müslümanların ibadet ve eğitim mekânı ihtiyacını karşılama noktasında önemli bir boşluğu doldurması beklenen Seyyidina Ebubekir Camiî'nde sizin de bir tuğlanız bulunsun.

Sizlerin katkılarıyla inşa edilecek bu camiden yükselecek ezan sadalarının şefkat ve merhamete muhtaç tüm gönüllere dokunsun ve hidayetlere vesile olsun.

AFRİKA’DA EZAN SESİ GÖNÜLLERE DOKUNSUN. BİR TUĞLA DA SİZDEN OLSUN!

“Allah’ın mescidlerini ancak Allah’a ve âhiret günü­ne inanan, namazını kılan, zekâtını veren ve yalnız Allah’tan korkup çekinen kimseler imar edebilirler.” (Tevbe Suresi, 18)

"Kim Allah’ın rızasını talep ederek bir mescid inşa ederse, Allah ona Cennet’te bir ev inşa eder.” (Buhari, Salât 65)

Hüdayi Vakfı yurt içinde ve yurt dışında en çok ihtiyaç duyulan bölgelerde cami, mescit, yurt, Kur’an kursları, yaygın eğitim merkezleri, kültür merkezi ve külliye gibi dini yapılar, eğitim ve kültür müesseseleri inşa ederek bölge halkının, öğrencilerin ve yetimlerin istifadesine sunuyor.

Afrika’da on binlerce nüfuslu şehirlerde cami olmadığı için sahrada namaz kılan Müslümanlar var. Özellikle kırsal alanlarda birçok yerde üstü otlarla kaplı, açık alanda sıcak ve yağmur altında kumlu zeminde temiz olmayan yerlerde ibadet etmek zorunda kalan müslüman kardeşlerimizin serin ve temiz bir ortamda ibadet etme imkanına kavuşmaları için Afrika’nın en ücra bölgelerinde mescidler, cami ve diğer farklı müştemilatları içerisinde barındıran külliyeler inşa ediliyor.

SEYYİDİNA EBUBEKİR CAMİÎ VE KÜLLİYESİ

Bu cami ve külliyelerden birisini de nüfûsunun %35’i Müslüman olan Uganda’da, Hüdayi Vakfı'nın insani yardım ve eğitim hizmetlerini birlikte gerçekleştirdiği paydaş kuruluşu Dayanışma ve Yardım Vakfı –SENA aracılığıyla başkent Kampala’nın kalbi olarak kabul edilen Kololo bölgesinde inşa ediliyor.

Uganda’daki Türkiye Cumhuriyeti Büyükelçiliğine 10 dakika yürüyüş mesafesi uzaklığında bir bölgede, topografik olarak eğimli bir arazi üzerine 960 m2’lik arsaya betonarme olarak inşa edilen Seyyidina Ebubekir Camiî’nde 2 bodrum kat, zemin kat ve zemin üzeri (+1) mahfil katı bulunmaktadır. 300 m2’lik zemin ve 100 m2’lik mahfil katlarında 400 kişinin aynı anda namaz kılabileceği cami; şadırvan ve abdesthaneler, İmam Evi, yaygın eğitim merkezi ve diğer müştemilatıyla ibadetin yanı sıra eğitim ve kültür hizmetlerinin de icra edileceği mini bir külliye olarak inşa edilmektedir.

Kololo bölgesindeki Müslümanların ibadet ve eğitim mekânı ihtiyacını karşılama noktasında önemli bir boşluğu doldurması beklenen Seyyidina Ebubekir Camiî'nde sizin de bir tuğlanız bulunsun.

Sizlerin katkılarıyla inşa edilecek bu camiden yükselecek ezan sadalarının şefkat ve merhamete muhtaç tüm gönüllere dokunsun ve hidayetlere vesile olsun.

Bağışlarınızı “Genel Bağış” başlığı üzerinden açıklamaya “Uganda Camiî İnşaatı” yazarak havale-EFT veya online bağış üzerinden banka kartlarıyla yapabilirsiniz.

Hüdayi Vakfı bağış hesap numaraları için tıklayınız.

Hüdayi online bağış için tıklayınız.

İslam ve İhsan

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.