İnsan   (23787 içerik bulundu)

İnsanı İşin Hakikatine Ulaştıran Vasıflar

Sehl b. Abdullah Tüsterî Hz. “İnsanda şu iki vasfın biri bulunmadıkça, bu işin hakîkatine ulaşamaz" demiştir.

Allah İnsanlara Nasıl Hitap Ediyor?

Sehl b. Abdullah Tüsterî Hz. “Allah Teâlâ’nın, insanlara şu şekilde hitap etmediği hiçbir gün yoktur” buyuruyor.

Peygamberimiz Zamanında Dünyada Yedi Sınıf İnsan Vardı

Peygamberimiz (s.a.v.) döneminde sosyal sınıflar var mıydı? Hz. Muhammed (s.a.v.) peygamber olarak gönderildiği zaman, dünyada şu yedi sınıf insan vardı.

İnsanların Müptela Olduğu Belâ ve Musîbetlerin En Büyüğü

Sehl b. Abdullah Tüsterî’ye (k.s.) göre, insanların müptela olduğu belâ ve musîbetlerin en büyüğü nedir?

İnsanı Mahveden Şeyler

İnsanı mahveden şeyler nelerdir? Sehl b. Abdullah Tüsterî (k.s.) "İnsanoğlunu şu iki şey mahvetmiştir" buyuruyor.

İnsan Üç Şeye Muhtaçtır

İnsan neye muhtaçtır? Abdullah Sert Hocaefendi, insanın doğuştan muhtaç olduğu üç şeyi anlatıyor.

Büyüde Zaman Aşımı Var mıdır? Büyü İnsanı Öldürür mü?

Büyüde zaman aşımı var mıdır? Büyü insanı öldürür mü? Prof. Dr. Hasan Kamil Yılmaz cevaplıyor...

İnsanların Helâki İki Şeydedir

Bâyezîd-i Bistâmî Hazretleri, "İnsanların helâki iki şeydedir" buyuruyor.

Herkese Büyü Tutar mı? Bir İnsana Büyü Yapıldığı Nasıl Anlaşılır?

Herkese büyü tutar mı? Bir insana büyü yapıldığı nasıl anlaşılır? Prof. Dr. Hasan Kamil Yılmaz cevaplıyor.

İnsanın İki Büyük İmtihânı

Ali İmran suresi 92. ayet iman edenleri hangi hususta uyarıyor? İnsanın iki büyük imtihanı nedir? Tarihimizden örneklerle ecdadımız bu imtihanlara nasıl göğüs g

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.