nasip   (2317 içerik bulundu)

Hiçbir Mahluka Nasip Olmamış...

Sen ilim yaparsın ki, baldan tatlıdır. Sen gönül yaparsın ki, benim yaptığım kırk bin petek kurban olur. Sende akıl denen bir nesne vardır ki, başka hiçbir mahl

Manevi Hallerden Nasıl Nasiplenilir?

Manevi hallerden nasiplenme yolları nelerdir? 

Artık Yemeklerden Sokak Hayvanları Nasipleniyor

Zonguldak'ta Alaplı Belediyesi, yemekhane ve pastanelerden toplanan artık yemekleri, sahipsiz sokak hayvanlarına dağıtıyor.

Üç Yaralıya Da Nasip Olmayan Su

Hazret-i Huzeyfe’nin anlattığı şu hâdise ashâbın son nefeste bile sergilediği ulvî ahlâk ve fazîleti aksettirmesi bakımından câlib-i dikkattir.

Nasipse Müslüman Olursun!

Medine döneminde ilmin sahibi Ebû Hâris’e müslüman olmak nasip olmaz fakat kardeşi Kürz’e nasip olur. Nasıl mı?.. 

Yüzakı İle Ramazân'dan Nasiplenin!

Yüzakı Dergisi, Haziran sayısında Ramazan-ı Şerifi kapak dosyası olarak işliyor. "Affın ve Merhametin Tuğyan Hâlinde Olduğu BİR RAMAZÂN-I ŞERİF" başlığını kapağ

İhtiyaç Duası

Peygamber (s.a.s.) Efendimiz’in öğrettiği, ihtiyaç (hacet) anında okunacak dua... İhtiyaç duasının Arapçası, Türkçe okunuşu ve anlamı.

Cuma Günü Yapılması Gereken 10 Sünnet

Cuma günü Müslümanların bayramıdır ve Peygamber Efendimiz'in (sallallahu aleyhi vesellem) Cuma günü yapılması daha güzel olan özel bazı sünnetleri vardır. İşte

Nadir Hastalıklar Nedir?

Nadir hastalıklar nedir? Dünyada nadir hastalık tanımı için bir hastalığın en fazla kaç kişide görülmesi gerekiyor? Nadir hastalıklar nasıl meydana geliyor? Dr.

“Allâhümme İnnî Eûzü Bike Mine’l-Aczi Ve’l-Keseli Ve’l Bühli Ve’l Heram” Duası İle Arapça Türkçe Okunuşu ve Anlamı

“Allâhümme innî eûzü bike mine’l-aczi ve’l-keseli ve’l bühli ve’l heram...” duası ne için okunur? Hadisi şerifte geçen geçen “Allâhümme innî eûzü bike mine’l-ac

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.