hac   (6491 içerik bulundu)

Hz. Ömer'in (ra) Fazîletleri

Hz. Ömer (r.a), bir taraftan devleti teşkilatlandırmaya çalışırken diğer taraftan da ilmî gelişmelere hız veriyordu. Onun fıkıh ilminde ayrı bir yeri vardır. Zî

Osmanlı'da Vakıf Medeniyeti

Hak dostları, toplumlara; dâimâ kılıç fetihlerini gönül fethine, maddî îmarları da mânevî îmâra dönüştüren bir mâneviyat kevseri sundular. Onların mübârek eller

Muaz İbni Hâris Kimdir?

Muaz ibni Haris radıyallahu anh, Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem Efendimiz’in huzurunda iki Akabe görüşmesinde de bulunma şerefine nail olmuş bir genç sa

Kur’an ve Sünnette Namaz

Kur’ân-ı Kerîm’de geçen namaz ayetleri ve Peygamber Efendimizin (s.a.v.) namazla ilgili hadisleri ve uygulamaları...

Esma Binti Yezid (ra) Kimdir?

 Esmâ binti Yezid radıyallahu anhâ Rasûlullah sallallahu aleyhi vesellem Efendimizin huzuruna gelerek müşkillerini rahatlıkla arz edebilen, açık sözlü, konuşmas

Tasavvuf Sohbetleri

Abdullah Sert Bey'in Tasavvufa dâir temel konuları işlediği 16 bölümden oluşan Tasavvuf Sohbetleri'ni sizin için bir araya getirdik.

Hz. Ali'den (r.a.) Hikmetli Sözler

Bugün size hayat veren su, yarın sizi boğabilir. Hazret-i Ali’nin (r.a.) şu hikmetli sözleri kulağınıza küpe olsun.

Fatıma Binti Esed (r.a.) Kimdir?

 Fatıma binti Esed, Peygamberimizin amcası Ebu Talib’in zevcesi, Hz. Ali’nin annesi... Sevgili Peygamberimize çocukluk döneminde candan hizmet eden, onu her tür

Hamne Binti Cahş (ra) Kimdir?

 Hamne binti Cahş radıyallahu anhâ, Rasûlullah sallallahu aleyhi vesellem Efendimizin baldızı... Medine’de ilk Kur’an hocalığı yapan, Uhud’da şehit düşen Mus’ab

Havle Binti Hakîm (ra) Kimdir?

 Havle binti Hakîm radıyallahu anha Rasûlullah sallallahu aleyhi vesellem Efendimize ilk inanan hanım sahâbîlerden... Hz. Hatice annemizin vefatından sonra Efen

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.