Tırnaklardaki Beyaz Lekelere Dikkat!

Tırnaklarda beyaz lekeler herkeste zaman zaman görülebilir. Bu beyaz renk değişikliğinin yoğunluğu, şekli ve büyüklüğü önemli olup oluş sebebi hakkında bize ipucu verir. Dermatoloji Uzmanı Dr. Emine Özge Ayabakan, tırnaklardaki beyaz lekelerin altında yatan nedenleri sıraladı.

Bilim insanları, beyaz lekeleri (leukonychıa) olarak adlandırıyor ve bu beyazlıklar bazı ciddi hastalıkların habercisi olabiliyor.

Ayabakan, "Tırnakların sağlamlığı, güzelliği zamanla bozulabilir. Beslenme bozukluğu, stres ve birçok hastalığa bağlı yıkımların hedefi olabilir tırnaklar. Tırnaklarda görülen beyaz lekeler de sağlığımız hakkında bir uyarı işaretidir ve önlem almak gerekebilir." tavsiyesinde bulundu.

Özellikle hanımların çalıştığı işlerde kimyasal maddelerden korunmak için eldiven takılmasını tavsiye eden Ayabakan, "Tırnaklardaki beyaz noktaların en sık sebeplerinden biri ele sürekli temas eden temizlik ürünleri ve boyacılık, tekstil, kuaförlük gibi çeşitli meslek dallarında kullanılan kimyasallardır. Bu kimyasallar, temizlik ajanları egzama dediğimiz cilt hastalığına neden olarak sadece tırnaklara değil tüm ele zarar verir. Teması engellemek ve eldivenle iş yapmak gerekir." dedi.

TIRNAKLARDAKİ BEYAZ LEKELERİN NEDENLERİ

Ayabakan şöyle devam etti: "Tırnaktaki beyaz lekelenmeler, uzun beyaz dalgalanmalar şeklinde ve birden fazla tırnakta görülürse protein ve başka besin eksikliğinden, böbrek veya karaciğer rahatsızlığından kaynaklanabilir. Kısa beyaz ve yatay çizgilerse sıklıkla darbe sonucu oluşmuştur, sert cisimlere tırnaklarla müdahale edilmemesi şartı ile zamanla kendiliğinden kaybolur. Tırnaklarda meydana gelen beyaz lekelerin tırnak kökünden ucuna kadar geniş alana yayılmaları ise arsenik zehirlenmeleri, çinko, selenyum, kalsiyum magnezyum ve manganez gibi minerallerin eksikliğinden de kaynaklanabilir. Mutlaka kan değerlendirilmesi gerekir. Bu lekelerin oluşmasındaki diğer sebepler ise tiroit hormonlarının düzensizliği, kansızlık, keratin yetersizliği ve bazı ilaçların yan etkileridir."

CİDDİYE ALIN!

Ayabakan, "Tırnaktaki uzun süreli beyaz lekeler ciddiye alınmalı, geç kalınmaması gerekir. Dermatoloji uzmanına gidilerek muayene ve laboratuvar incelemeleri ile sebebin araştırılması, nedene yönelik tedavinin verilmesi gerekir." şeklinde ikazda bulundu.

İslam ve İhsan

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.