Teknoloji Bağımlılığa Dönüşüyor

Türkiye Yeşilay Cemiyeti Genel Başkanı İhsan Karaman, bazı ülkelerde artık hastalık olarak kabul edilen teknoloji bağımlılığın, Türkiye'de de ciddi bir tehlike oluşturmaya başladığını belirterek, bunu önlemek için tedbir almaya başladıklarını ifade etti.

Türkiye'de ciddi bir bağımlılık sorunu yaşandığının altını çizen Karaman, tütün, alkol, uyuşturucu gibi maddelerde ilk kullanımın, 10 yaşının altına kadar düştüğünü belirtti.

Bağımlılıklarla ilgili yapılan tüm araştırmaların aynı sonucu verdiğini anlatan Karaman, "Artık kullanım yaşı ilkokul çağına kadar düştü. Bu, çok korkutucu ve alarm verici bir durum. Ancak, bu konuda bağımlılıklarla ilgili mücadelemiz de artarak devam ediyor. Kullanım yaşına göre çalışmalarımızı yoğunlaştırıyoruz ve artık hedef kitle olarak yediden yetmişe herkesi seçmiş durumdayız. Küçük çocuklardan başlayarak, bilinçlendirme ve farkındalık çalışmaları yaparak, ilerleyen yıllarda bu gerçeği kendi lehimize çevirmemiz gerekiyor" ifadelerini kullandı.

Karaman, son dönemde bir tek "teknoloji bağımlılığı"nın oluştuğunu anlatarak, günümüzde cep telefonu ve bilgisayar kullanmayan çocuğun neredeyse kalmadığını söyledi.

Bunun giderek sorun haline geldiğini dile getiren Karaman, günün büyük bölümünü bilgisayar başında geçiren, sosyal hayattan tamamen kopan insan sayısının oldukça fazla olduğunu dile getirdi.

BAZI ÜLKELERDE HASTALIK KABUL EDİLİYOR

Teknoloji bağımlılığın artık bazı ülkelerde hastalık olarak kabul edildiğini aktaran Karaman, şöyle devam etti:

"Hasta olarak kabul edilen bağımlılar, tedavi ediliyor. Türkiye'de de özellikle sosyal medya ve akıllı telefonlar üzerinden teknoloji bağımlılığı olduğu bir gerçek. İnsanların, yolda yürürken ellerinde telefonlara bakmaları nedeniyle tökezleyerek düştüklerini, birbirlerine çarptıklarını görüyoruz. Bu araştırmaya gerek olmayacak kadar gerçek artık. Bu konuda yapılmış bir çok tez, bilimsel araştırma ve anket de var. Türkiye'de teknoloji bir bağımlılığa dönüşüyor ve bu konuda ciddi bir tehlikeli gidişat var." dedi.

Türkiye Yeşilay Cemiyeti Genel Başkanı İhsan Karaman, bunu önlemek için tedbir almaya başladıklarını belirterek, "Gerek dergimizdeki yayınlarda gerek seminer ve çalıştaylarda teknoloji bağımlılığını önlemeye, teknolojinin sağlıklı ve bilinçli kullanılmasına yönelik etkinlikler yapıyoruz. Yeşilay Sosyal Medya Okulu bunlardan birisi. Burada sosyal medyanın sağlıklı kullanılması için eğitimler veriyoruz. Giderek bu konuda da bilincin artacağını düşünüyorum" değerlendirmesinde bulundu.

TEKNOLOJİ BAĞIMLILIĞIYLA İLGİLİ HATIRLATMALAR

Çocuk ve ergenlerde bağımlılığı önlemek için bilmeniz gerekenler:

2 yaşından küçük çocukların internet, tv ya da bilgisayarla karşılaşması uygun değildir. Okul öncesi yaş grubu için günde 30 dakikayı geçmeyecek şekilde internet kullanımı yeterlidir. İlköğretimin ilk 4 yılında ödev haricinde oyun ve eğlence için günlük 45 dakika zaman ayrılmalıdır. Sonraki yıllarda hafta sonu daha esnek olmakla birlikte günde 1 saat kullanım uygundur. Lise çağında da günlük 2 saat yeterlidir.

teknoloji-onerilen-kullanim-sureleri

Biliyor musunuz?

Üniversite öğrencileri arasında yapılan bir araştırmaya göre;

  • Yoksunluk durumu; bağımlı öğrencilerin % 74,5’inde saptanırken bağımlı olmayanların % 10,5’inde saptanmıştır.
  • İnternette geçirdiği zamanı gizlemek için yalan söyleme; bağımlı öğrencilerin
  • % 38’inde saptanırken, bağımlı olmayanların % 4’ünde saptanmıştır.
  • İnternette geçirdiği zamandan suçluluk duyma, bağımlı öğrencilerin % 33’ünde saptanırken, bağımlı olmayanların % 4,3’ünde saptanmıştır.

NE YAPMALI?

  • Çocuklarınızı arkadaşları ile doğal yollardan görüşmeleri için yönlendirin, akran grupları içerisinde sosyalleşmesini sağlayın.
  • Çocuklarınızı yetenek ve ilgi alanlarına uygun spor dallarına yönlendirin.
  • Çocuğunuzun arkadaşlık ilişkilerini destekleyin, onları bir araya getirecek aktivite planlayın.
  • Çocuğunuzun bilgisayar kullanımını kontrol edin ve sanal ortamdaki arkadaşlarını tanıyın.
  • Bilgisayarlarınızda güvenli internet uygulamalarının olmasına özen gösterin.
  • Uzun süreli bilgisayar kullanan çocuğunuzu engelleyemiyorsanız mutlaka uzman yardımı alın.

NE YAPMAMALI?

  • Akıllı telefon/tablet vs. gibi aletleri çocukları teselli etmek, susturmak için asla kullanmayın.
  • Çocukların kontrolsüz ve uzun süre internet kullanmasına izin vermeyin.
  • Yemek ve çay saatlerinde bilgisayar başındaki çocuğa servis yapmayın, size katılmasını sağlayın.
  • TV veya internet benzeri teknolojik alet merkezli ev düzeni kurmayın.

İslam ve İhsan

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.