Tdv Kırgızistan’da 10 Bin Kur’an Dağıttı

“Hediyem Kur’an Olsun Projesi” kapsamında Türkiye Diyanet Vakfı, bu yıl Kırgızistan’da Müslümanlara 10 bin Kur’an-ı Kerim hediye etti.

Türkiye Diyanet Vakfı (TDV), “Hediyem Kur’an Olsun Projesi” kapsamında, yılbaşından bu yana Kırgızistan genelinde 10 bin Kırgızca mealli Kur’an-ı Kerim dağıttı.

Kırgızistan’ın Oş kentinde bulunan Abdulcabbar Mescidi’nde, cemaatle bir araya gelen TDV Hac ve Umre Muhasebe Müdürü Akif Ertekin ve beraberindeki gönüllüler, burada bulunan cemaat ve Kur’an Kursu öğrencilerine, 300 Kur’an-ı Kerim hediye etti.

Daha sonra İman Bakıt Derneği Kur’an Kursu’na gelen yetkililer, burada eğitim gören kadınlara ve çevredeki bazı evlere Kur’an-ı Kerim verdi.

KIRGIZLARA KUR’AN HEDİYESİ

Hediyem Kur’an Olsun Projesi’nin Kırgızistan’daki durumu hakkında bilgi veren TDV Oş Devlet Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dekan Yardımcısı Ferhat Gökçe, Ramazan ayı ile birlikte, kampanya kapsamında Kırgızistan’ın yedi bölgesinde, Kur’an-ı Kerim dağıtım programlarının tamamlanmış olacağını söyledi.

Bişkek ve Oş başta olmak üzere, ülke genelinde bu yıl toplam 10 bin Kur’an-ı Kerim dağıtıldığını belirten Gökçe, “Bunun dışında TDV ve Diyanet İşleri Başkanlığımızın Kırgızistan için en büyük projelerinden biri olan, halkın dini ihtiyacının karşılanması amacıyla hazırlanan ‘Hadislerle İslam’ isimli eserin Kırgızca tercümesinin dağıtımına da Ramazan ayı bitmeden başlanmış olacak. Eserler bütün camilere, ilahiyat fakültelerine ve Kur’an kurslarına, Türkiyemizin kardeşlerine hediyesi olarak takdim edilecek.” diye konuştu.

Türkiye Diyanet Vakfına teşekkürlerini ileten Oş Müftüsü Samidin Atabayev ise şu değerlendirmelerde bulundu:

“Cemaatimize ve imamlarımıza Kur’an-ı Kerim’in Kırgızca mealini dağıttılar, bunun için çok memnunuz. İmamlarımız, bugünden başlayarak kendi camilerinde, cemaatlerine ve halka okumaya başlayacaklar. Bu bizim için çok büyük bir proje, o yüzden Türkiye Diyanet Vakfına çok teşekkür ediyoruz. Ayrıca bu vesileyle, Türkiye halkının da Ramazan ayını tebrik ediyoruz.”

Kaynak: AA

İslam ve İhsan

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.