zehir

Zehirden Elde Edilen Şifâ

Çeşitli mikrop, virüs gibi gözle görülemeyen hastalık yapıcılarla mücadelede aşı yolunu bularak önemli bir çığır açan bilim adamları, yüzyılımızın ikinci yarısında öldürücü bir zehir olan botulinum toksinini bulmuşlardır.

Ev Yapımı Konservelere Dikkat!

Adana'da üç kişinin domates konservesi yedikten sonra öldüğü iddiaları üzerine uzmanlar ev yapımı sebze konservelerinin sağlık açısından tehlikeli olabileceğine dikkati çekti.

Zehirli Mantarda 48 Saat Uyarısı

Haseki Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Öztürk, zehirli mantarın esas ölümcül etkisinin 48-72 saatten sonra başlayabildiğini belirterek "Ciddi organ harabiyetiyle karşılaşıyoruz. Bunların o aşamadan sonraki tedavileri çok güç" dedi.

Kibir Nasıl Bir Zehir?

Hazreti Mevlânâ, kibrin nasıl bir zehir olduğunu anlatıyor.

Akıl Bize Yeter mi?

Toplumlar, kütüphanelerin tozlu raflarında kalmış olan kara kaplı felsefe kitaplarının üzerine abanmış bilgiçlerin fikirleriyle selâmete kavuşamaz. İnsanlığı hakîkî saâdet ve selâmete çıkaracak olan; Kur’ân-ı Kerîm ve onun canlı bir şerhi mâhiyetindeki Sünnet kültürüyle yoğrulup ilâhî hikmet ve hakîkatlerle kemâle ermiş müʼminlerin tebliğ, îkaz ve irşadlarıdır.

Arıdaki Yararlı Zehir

DAGEM Müdürü Yrd. Doç. Dr. Kekeçoğlu, arılardan alınan zehri ayrıştırarak kas hastalığı tedavisinde kullanacaklarını söyledi.

Zehirli İlaç Yoksa İdam Mangası Var

ABD'nin Utah eyaletinde zehirli iğneyle idamda kullanılan ilaçların sağlanamaması durumunda ölüm cezasının idam mangası tarafından infaz edilmesine karar verildi. 

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.