ufuk

Nitelikli İnsanın İzini Sürüp Elinden Tut

Mâhir İz hocaefendi, insan yetiştirmede tanıyanlarının şehâdetiyle ismi gibi mâhir bir üstattır. Onun Mustafa Öz beye yazdığı 10 Zilhicce 1388 H./ 28 Şubat 1968 tarihli şu mektubu, ufkunu ve ilgi kalitesini göstermesi bakımından son derece dikkat çekicidir.

Gençler Afrika'ya Gelmeli

Nüfûsunun %35’i Müslüman olan Uganda’da faaliyet gösteren Hüdâyi Vakfı’nın partner kuruluşu Dayanışma ve Yardım Vakfı - SENA, insani ve sosyal yardım projeleri ve din hizmetleri noktasında Uganda’nın maddi ve manevi kalkınmasına yardımcı oluyor. Özellikle eğitim alanında hizmet veren SENA Vakfı, milli ve manevi duyguları ile vatanına hizmet etmeyi önemseyen bilinçli nesillerin yetişmesine vesile oluyor. Aziz Mahmud Hudâyi Vakfı’nın Uganda’dadaki faaliyetlerini SENA Vakfı Koordinatörü Hüseyin Belet ile konuştuk.

Gönülleri Tatmin Eden Yol

Gönüllerin tatmini sadece ilimle değil, ancak Allah’a vuslat iledir. Bilgi, Allah’ı tanımada ve hakikatleri idrak etmede önemli bir vâsıta olmasına rağmen, sahibini saadete ve huzûra eriştirmede yeterli değildir. Bu sırrı bir şekilde hisseden ilim yolcuları, gönüllerini Allah ile teskin edecek yol ve mürşid arayışına girmişler.

'kendini Tavuk Sanan Kartallar' Kitabı Çıktı

Ufuk Eğitim Kitaplığı'ndan yazar Harun Kırkıl’ın yeni kitabı çıktı. Kırkıl “Kendini Tavuk Sanan Kartallar” isimli yeni kitabında, Müslüman ilim adamlarının yapmış oldukları keşifleri ve dünya bilim tarihine katkılarını okurlarına keyif vereceği bir hikâyeyle anlatıyor.

Fatih'in Müslümanlara Hizmet Ufku

Fâtih Sultan Mehmed’in, hiçbir sıkıntı ve meşakkatten yılmayarak Allah yolundaki şu samimî gayreti ve müslümanlara hizmet ufku, o mübârek ecdâdın torunları için muhteşem bir numûne-i imtisâldir:

Lise ve Üniversite Öğrencileri İçin Yaz Programları

Yaz döneminde istifâde edebileceğiniz program ve kampları aşağıda sizin için derledik.

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.