toplum

'Yeni Dünya Düzeni'ne Karşı Müslüman Ne Yapmalı?

"Yeni dünya düzeni"nde Allâh’a, âhiret gününe, Allah rızası için dostluk, kardeşlik, fedâkârlık ve infâka yer yok!. Bu yeni dünya düzeni, her ferdin, mutlu olmak ve var olmak için daha çok “çalıştığı”, daha çok “göründüğü” bir düzen… Ama görünen, sadece insanın dış görünüşü… Onu canlı, mutlu ve diri kılan mâneviyat yok olmuş. Âdeta ruhu çekilmiş bir ceset gibiyiz, bu kentin sokaklarında boy gösteren…

En Zor Anların Sözü

Bir Müslüman için en zor ve sıkıntılı anların en güzel mirası: “Hasbünallâhu ve ni’mel vekîl; Allah bize yeter! O, ne güzel vekildir…” demek.

Derdini Paylaşamayan Bir Topluma Dönüştük

İnsanlar arasında muhabbetin, dert paylaşmanın azaldığı günümüz dünyasını Psikolog Mehmet Dinç, saka hikâyesi üzerinden anlatıyor.

Huzurlu Yuvanın Kuralları

Ailede kurucu unsur karı-kocadır. Bu temel kurumu oluşturan, yöneten, yönlendiren dînî, ahlakî, hukukî kurallar vardır. Kurallara uyulduğu müddetçe mesele yoktur. Taraflar kuralları bozar, hakları çiğnerse, düzeni sağlamak ve adaleti gerçekleştirmek üzere çeşitli tedbirler ve müeyyideler devreye girecektir. “Aile Hukukuna Riâyetsizlik” olduğunda bu sorunu aşma yolları

Müslümanlara Kurulan Tuzaklar

Müslüman, toplumu içten yıkmak için ustaca planlanmış tuzaklara karşı, müslümanı müslümana düşürecek tuzaklara karşı her zaman uyanık olmalı. Bu yazıda da müminlerin başına gelebilecekleri tuzaklar örnekler ışığında anlatılıyor.

Flört Ayırıyor Evlilik Birleştiriyor

Ayet-i kerimede “Zina etmeyin” denilmeyip de “zinaya yaklaşmayın” buyurulması dikkat çekicidir. Buna göre yalnız zina değil, kişiyi zina etmeye sevkeden yollarda yasaklanmıştır. Esasen bir kere bu yollara tevessül edildikten, yani insanı zina etmeye zorlayan ve cinsi arzuları kabartan bir ortama girdikten sonra, artık, bu arzuların baskısı karşısında iradenin gücü oldukça yetersiz kalır ve zinadan korunmak son derece güçleşir. İnsanın bu psikolojik zafını dikkate alan Kur’an-ı Kerim, prensip olarak insanı kötülüklere sevkedici sebepleri ortadan kaldırmayı amaçlar. Buna sedd-i zerîa prensibi denir.

Günahlar Gözümüzde Nasıl Normalleşir?

İnsanın kalbinde îman hassasiyeti kaybolmaya başlayınca, günahlar insanın gözünde normalleşir. Günah işledikçe de insanın kalbine siyah bir leke konur. Bir müddet sonra bu lekeler artıkça, insanın kalbi katılaşır ve îmandan uzaklaşır.

Aile Yuvasında Huzur ve Saadet

Muhterem Osman Nuri Topbaş Hocaefendi ile "aile yuvasında huzur ve saadet" üzerine yapılan mülakatı sizlerle paylaşıyoruz.

İdarecilerin Mesûliyeti

Herhangi bir şekilde insanların önünde bulunan kimseler ve bilhassa idâreciler, amellerine ve gönüllerindeki temâyüllere daha fazla dikkat etmek zorundadırlar. Çünkü onların en küçük bir zaaf ve hatâsı, katlanarak büyümekte ve toplumu çepeçevre kuşatan bir girdap hâline gelmektedir.

Hak ve Haklıdan Yana Olmamanın Zararları

Toplumun doğru-yanlış, yerli-yersiz, olur-olmaz tepkilerine, dış güçlerin suret-i haktan gözüken yönlendirmelerine kulak asmadan ve de kendi içinde sevgi yahut nefretine mağlup olmadan hak yanlısı ve haklıdan taraf olarak hayatını sürdürmek günümüzün en büyük ve kutsal cihadıdır.

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.