tevekkül

Tevekkül (Allah Teâlâ'ya Güvenmek) ile İlgili Hadisler

Tevekkül nedir? Tevekkülün önemi ve fazileti nedir? Müslümanın tevekkülü nasıl olmalıdır? Tevekkül ile ilgili hadisler...

Tevekkül Hiçbir Şey Yapmadan Allah'a Sığınmak mıdır?

Tevekkül ne demek? Tevekkül nasıl olmalıdır? Tevekkül hiçbir şey yapmadan Allah'a sığınmak mıdır? Dr. Adem Ergül anlatıyor...

Peygamberimiz Tevekkül ve Teslîmiyet Âbidesidir

Peygamberimiz (s.a.v) tevekkül ve teslimiyet abidesidir.

Memnuniyetsiz Eşlere Nasihatler

Aile huzurunu baltalayan, saâdete gölge düşüren temel sebeplerden biri de memnuniyetsizliktir. Bu yüzden Kur’ân-ı Kerîm’de ve hadîs-i şerîflerde bu mesele net bir şekilde ele alınmıştır.

Tevekkül Etmesini Bilenler

Tevekkül etmesini bilen, tam bir güvenceye kavuşmuş demektir. Kulun Alah’a tevekkül ettiğini bilmediği için onu yanıltmaya çalışan şeytanı, durumu bilen şeytanın, “Boşuna uğraşma, o sigortalandı” diye uyarması, Allah’a tevekkülün gücünü gösterir.

Tevekkül ve Teslimiyet Abidesi

Peygamber Efendimiz -sallâllâhu aleyhi ve sellem- hayatın acı-tatlı sürprizleri, ezâ, cefâ ve meşakkatleri karşısında dâimâ Hakkʼa tevekkül, teslîmiyet ve rızâ hâlini muhâfaza etti.

Hazret-i Yûsuf’un (as) Kardeşlerine Güzel Plânı

Ya’kûb -aleyhisselâm- kıtlık sebebiyle Hz. Yûsuf’un öz kardeşi olan Bünyamin’i yanında alıkoyarak, diğer oğullarını erzak almak için Mısır’a gönderdi. Bünyamin’i göndermemesinin sebebi Yusuf’un başına gelenlerin aynısının onun da başına gelmemesiydi. Hz. Ya’kub’un erzak almak için yola çıkan oğullarını yolda nasıl sürprizler bekliyordu? Mısır meliki olan Hz. Yusuf onlara nasıl muâmelede bulunacaktı?

Peygamberimizin Hayatından Tevekkül Örnekleri

Tevekkül nedir? Peygamberimizin tevekkülü nasıldı? Peygamberimizin hayatından tevekkül örnekleri...

Sufilerin Dünyaya Bakışı

Allah için yapılan her şey güzeldir velev ki bu para kazanmak olsun, nefis ve ego adına yapılan her şey de kötüdür velev ki bu ibadet olsun. Yüce Rabbimiz din ile dünya arasındaki dengeyi korumayı hepimize nasip etsin. Amin.

Hacca Kaç Defa Gidilir?

İslam dininde maddi durumu uygun olan her Müslümanın hayatında en az bir kez hac yapması farzdır. Hac, ömürde bir defadır diye ihmâl etmek de çok yanlış olur.

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.